Mehmet Ali Birand
 
BAŞBAKAN İLE SOHBET Mİ, DEMEÇ Mİ DAHA İYİ ?
 
 

BAŞBAKAN İLE SOHBET Mİ,

DEMEÇ Mİ DAHA İYİ ?

 

Başbakanlar birer haber makinasıdırlar.

           

Söyledikleri ne olursa olsun, (ister tümüyle tekrar, ister hiç anlama gelmeyen sözler) daima haber olur.

           

Bundan dolayı da, “nerede görülürlerse görülsünler, konuşulmaları gereken insan “kategorisindedirler. Durum böyle olunca da, Başbakanlar ile seyahat edildiğinde mutlaka bir görüşme yapılmak istenir. Bu sayede sayfalar dolacak, haberlere malzeme çıkacaktır. Ve herşey sorulur. Yani, gecekondulardan PKK’ya, AB ile müzakerelerden dolar- euro paritesine kadar aklınıza gelebilecek akıllı veya uçuk ne sorunuz varsa sorabilir ve mutlaka da bir yanıt alırsınız.

           

Bu defaki Londra gezisinde ısrarla, off the record (isim verilerek yazılmayan, yorumlarda kaynak gösterilmeden kullanılan sözler) konuşalım, diye tutturdum. Belki bazı meslekdaşlarım sinirlendiler, ancak doğrusu çok daha yararlı sonuç verdi. Başbakan, YÖK ile ilgili anayasa değişikliği dahil olmak üzere, Kuzey Irak’ taki bir Kürt Devleti kurulmasından PKK’ya bakışına kadar , demeç olarak söyleyemeyeceklerini bize anlattı.

           

Doğrusu, on demeçten çok daha fazla yararlandık.

           

Meslekdaşlarıma tavsiye ederim. Başbakanı emme basma tulumbası gibi kullanmasınlar. Off the record’ lu sohbetler çok daha yararlı oluyor.

           

Neler mi söyledi ?

           

Bu köşeyi okuyanlar satır aralarında Başbakan’ ın neler söylediğini anlayacaklar.

 

TERÖR İNGİLİZLERİ

ÇOK SARSMIŞ, ANCAK...

           

Londra’yı arka arkaya sarsan olaylar bu defa epey iz bırakmış.

           

İngilizler, soğukkanlılıklarıyla tanınırlar. Bu defa da soğukkanlılıklarını kaybetmemişler, ancak insanlardaki tedirginlik hemen hissediliyor.

           

Yıllardır giderim, bu defaki kadar kuşkulu bir hava görmedim.

           

Sokaklardaki  polis, toplu taşıtlardaki kuşkulu bakışlar ve silahlı sivil güvenlikçilerin mevcudiyeti, gerilimi ister istemez arttırıyor. Yine de kimseler bu işin önüne nasıl geçileceğini bilemiyor. Teröre karşı Uluslararası  bir koordinasyona girmek ve toplu halde mücadele etmenin güçlükleri  açıkça hissediliyor.

           

İşte böyle bir ortamda, Türkiye Başbakanı’nın Londra’ ya gidişi ve dinci terörü çok net şekilde eleştirmesi İngilizleri memnun etti.

           

Ancak bütün bunlar sadece laf. Oysa laf değil, artık hareket gerekiyor.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

EYÜP FATSA, NE DESE

KENDİNİ AFFETTİREMEZ

 

           

Eminim, AKP’nin Ordu’daki bir düğünde havaya 3 şarjör boşaltarak ünlenen (daha önce adından pek söz edilmezdi) milletvekili Emin Fatsa şimdi arkadaşlarına şikayet ediyordur:

           

“Aman be kardeşim, bu işi amma da abarttılar. Tamam işte, özür de diledik. Hala vır vır söyleniyorlar. Havaya tabanca sıkmak bizim bir geleneğimizdir. Ne yani, bu adamlar istemiyor diye vaz mı geçeceğiz ?” Hatta daha da ileri gidip, basındaki yazıların kendine yönelik bir komplo olduğunu dahi söylüyor olabilir.

           

Oysa benim gibi çok kimse, Fatsa ve arkadaşlarının yeterince cezalandırılmadığına inanıyoruz. Başbakanın ve parti arkadaşlarının tutumu da yeterince caydırıcı olmadı. Herkeste “ canım ,işte bir çocukluk yaptılar. Bırakın artık peşlerini...” yaklaşımı var.

           

Neden üstünde durulması gerekiyor ,biliyor musunuz ?

           

Zira bu şekilde ateş etmek insan öldürüyor. Kazara hayatlarını kaybedenlerin sayıları sürekli artıyor. Kent magandalarıyla mücadele edilirken, Fatsa ve arkadaşlarının bu gösterileri, affedilecek cinsten değildir. Onların yerinde olsam, kamu oyunda prestij kazanmak istiyorlarsa, dokunulmazlık zırhının arkasına saklanmazlar ve cezalarına katlanırlar. Aksi halde, Türk kamu oyunda artık “kovboylar” diye niteleneceklerdir.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

ALEM MİLLETİZ VESSELAM...

           

İngiliz Channel 5 TV kanalı bir belgesel için Adana’da çekim yaparken ortaya çıkan olaylar, tam bir komedi filmini andırıyor.

           

İngilizler, 3 yaşındayken Adana’dan İngiltereye göçen 12 yaşındaki T.H. adlı gencin hayatını örnek olarak seçmişler ve “Eğer İngiltereye gelmeseydi, şimdi ne yapardı ?” sorusu etrafından dönen bir film için Adana’ya gelmişlerdi.

           

“Belki de mendil satmak zorunda kalabilirdi ...” varsayımından hareket edip, (temsilen) birkaç çocukla birlikte, T.H’nın mendil satmasını filme almaya başlamışlar.

           

İşte kıyamet o zaman kopmuş.

           

Etraftan geçenler “Vay, yabancılar mendil satan Türk çocuklarının filmini çekiyor.” diye polise koşmuşlar. Polis duruma hemen müdahele etmiş ve olay büyümüş. İngilizler “ izinsiz film çekmek” ve “Türkiye’de çocuk çalıştırmak yasak” gerekçesiyle karakola götürülmüşler.

           

Oysa, herhangi bir TV ‘nin film çekmesi için  -özel izin gereken yerlerin dışında-  izne gerek yoktur. Ayrıca, halkın tepkisi de, “çocukların mendil satması” değil. Bunu normal buluyorlar . İtirazları, mendil satan çocukların filminin yabancılar tarafından çekilmesi.

           

Bunun adına yabancı kompleksi denmez de ne denir ?

           

Gösteriş meraklısı bir toplumuz vesselam...

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

                                                    

 

 

 

 



Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
 
 
BU KATEGORİDEKİ EN ÇOK OKUNAN 25 YAZI
- Yiyin efendiler...
- BUGÜN HEM POLİS, HEM PKK SINAVDAN GEÇECEK
- MHP'nin Türkiye'ye verdiği büyük zarar
- Artık, birbirimize yalan söylemeyelim...
- Türkiye yıllardır AB’nin vize uygulamasına itiraz edip durur. 1974’te Almanya’nın başlattığı ve 36 yıldır sürdürülen vize anlayışı çoktan değişti.
- Cemaat, efsaneleşen gücü’nün esiri oluyor…
- MİLLİ GÖRÜŞ, GÜLEN’İ GÖLGELEDİ…
- 12 EYLÜL BELGESELİ BAŞLIYOR…
- 32.Gün ile birlikte büyüdük... Göz açıp kapayana kadar geçmiş. Daha dün Ali Kırca...
- KAVGA BEKLENİYORDU, TAM AKSİ ÇIKTI...
- BİZ NEDEN KIZIYORUZ, ASIL SARKOZY UTANSIN...
- ERDOĞAN’IN AMACI BATI’YA SIRT DÖNMEK DEĞİL...
- CNN TÜRK’ÜN GİZLİ KAHRAMANLARINI TANIYIN…
- Yahudi aleyhtarlığını kışkırtıyoruz…
- Emekli Albay Arif Doğan öyle sözler söylüyor...
- Avrupa, Anayasa değişikliğini yetersiz ancak olumlu görüyor
- 1'inci köprüye karşıydım, bugün ise destekliyorum...
- Ermeniler, bize muhtaç olacak kadar fakir değil…(3)
- ERDOĞAN VE İHH KAZANDI, KAYBEDENLER İSE...
- Yine Ermeni çalışıyor, yine Türk seyrediyor...
- Ermeniler Türkiye'yi, alkışçılara şikayet edecek (2)
- ERDOĞAN, DOĞRUSUNU YAPIYOR...
- Genelkurmay sivile açılıyor
- Sevgili Dostlar,
- Artık PKK’dan çok, genç Kürtler korkutuyor…