Mehmet Ali Birand
 
ŞEYTAN DİYOR Kİ…
 
 

                                                       ŞEYTAN DİYOR Kİ…

 

Gazetecilerin, köşe yazarlarının başlıca görevleri, günlük olayları yorumlamak, ne anlama geldiklerini anlatmaya çalışmaktır. Bunu yaparken de iki seçenek vardır.

           

Biri, okuyucu genelinin nabzına göre şerbet vermektir.

           

Örneğin, Avrupa Birliği, Öcalan davası veya Kıbrıs gibi sorunlarda, hiçbir ayrıntıya girmeden, sadece komplo teorileri üreterek yazı yazılabilir. Yabancıların tek fikirlerinin Türkiye’yi bölmek, yerden yere vurmak olduğunu ileri sürerseniz, alkış alırsınız. Avrupa Birliğinin bu ülkeye, orta ve uzun vadede neler getirebileceğine hiç değinmez ve vur abalıya gidersiniz. Veya Avrupa Mahkemesi yargıçlarının Türk düşmanlarından oluştuğunu ileri sürer, Öcalan kararının kasıtlı alındığını söylediğiniz taktirde, omuzlarda taşınırsınız.

           

Diğeri ise, komplo teorilerine değil, eldeki verilere göre yazmaktır.

           

Oyunun kurallarına dikkat çekersiniz.Ülkenizi yönetenlerin nerelerde hata ettiklerini ve karşı karşıya kalınan durumdaki sorumluluklarını sorgularsınız. İşte o zaman eleştiri oklarıyla karşı karşıya kalırsınız. Bütün birikiminizi, tüm temaslarınızdan edindiğiniz bilgileri bir araya koyarsınız ve kendinize göre doğruyu aramaya çabalarsınız. Ancak kendinizi beğendiremezsiniz. Ne satılmışlığınız kalır, ne hainliğiniz.

           

Aradan bir süre geçtikten sonra, bir bakarsınız ki siz haklı çıkmışsınız. “Ben demedim mi?” diye yazı yazmaktan hoşlanmıyorsanız, susarsınız. Ancak bir de bakarsınız ki, bir zamanlar sizi eleştirip yerden yere vuranlar, ortaya çıkanlar “Ben demiştim“ diye kendilerini överler. Kimseler de çıkıp “olur mu kardeşim, sen zamanında tam bunun aksini savunuyordun” demez. Zira kimse hatırlamaz.

           

Sizde aldığınız eleştirilerle baş başa kalırsınız.

           

Şeytan diyor ki, bırak kendi doğrularını ve toplumun hoşuna gidenleri yaz. Bol bol alkış topla. Ancak olmuyor, bir türlü bu alışkanlığımdan kendimi kurtaramıyorum. Bir de dikkat ettim, ne kadar komplo teorisi üretilirse üretilsin, bazı gerçekler eninde sonunda ortaya çıkıyor.

 

Ne dersiniz, şeytana mı uyayım, yoksa bildiğim yolda mı devam edeyim? 

Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
 
 
BU KATEGORİDEKİ EN ÇOK OKUNAN 25 YAZI
- Yiyin efendiler...
- BUGÜN HEM POLİS, HEM PKK SINAVDAN GEÇECEK
- MHP'nin Türkiye'ye verdiği büyük zarar
- Artık, birbirimize yalan söylemeyelim...
- Türkiye yıllardır AB’nin vize uygulamasına itiraz edip durur. 1974’te Almanya’nın başlattığı ve 36 yıldır sürdürülen vize anlayışı çoktan değişti.
- Cemaat, efsaneleşen gücü’nün esiri oluyor…
- MİLLİ GÖRÜŞ, GÜLEN’İ GÖLGELEDİ…
- 12 EYLÜL BELGESELİ BAŞLIYOR…
- 32.Gün ile birlikte büyüdük... Göz açıp kapayana kadar geçmiş. Daha dün Ali Kırca...
- KAVGA BEKLENİYORDU, TAM AKSİ ÇIKTI...
- BİZ NEDEN KIZIYORUZ, ASIL SARKOZY UTANSIN...
- ERDOĞAN’IN AMACI BATI’YA SIRT DÖNMEK DEĞİL...
- CNN TÜRK’ÜN GİZLİ KAHRAMANLARINI TANIYIN…
- Yahudi aleyhtarlığını kışkırtıyoruz…
- Emekli Albay Arif Doğan öyle sözler söylüyor...
- Avrupa, Anayasa değişikliğini yetersiz ancak olumlu görüyor
- 1'inci köprüye karşıydım, bugün ise destekliyorum...
- Ermeniler, bize muhtaç olacak kadar fakir değil…(3)
- ERDOĞAN VE İHH KAZANDI, KAYBEDENLER İSE...
- Yine Ermeni çalışıyor, yine Türk seyrediyor...
- Ermeniler Türkiye'yi, alkışçılara şikayet edecek (2)
- ERDOĞAN, DOĞRUSUNU YAPIYOR...
- Genelkurmay sivile açılıyor
- Sevgili Dostlar,
- Artık PKK’dan çok, genç Kürtler korkutuyor…