AF BEKLEYEN ÖĞRENCİ
SAYISI 677 BİNİ BULUYOR
Bizim kadar haksızlıklar yapan, ardından da kendi elimizle işlediğimiz bu haksızlıkları düzeltebilmek için uğraşan, hatayı düzelteyim derken bu defa başka yeni mağdurlar yaratan hiçbir ülke yoktur.
Son günlerdeki Öğrenci Affı tartışmalarına değinmek istiyorum.
Her yerden ses çıkıyor. Öğrencilerin ayaklandıkları, ailelerin ümit içinde siyasilerin kapılarını aşındırdığı yazılıp söyleniyor. Söylenmesine söyleniyor da, Üniversitelerden kayıtları silinenlerle ilgili rakkamlar pek fazla bilinmiyor.
Size resmi rakkamları aktarayım. Ardından bir düşünün. Bunlar, son Öğrenci Affı olan 28 Haziran 2000 tarihli ve 4584 sayılı yasadan bugüne kadarki birikimleri gösteriyor:
- Başarısızlıktan, devamsızlıktan (Türban nedeniyle derslere giremediklerinden dolayı kaydı silinenler 24 bin), Disiplin suçundan kayıtları silinenler: 66 bin öğrenci
- Değişik nedenlerle veya her ne şekilde olursa olsun kaydı silinenler: 224 bin öğrenci
- Yukardaki gerekçelerle Vakıf Üniversitelerinden çıkarılanlar: 13.417 bin öğrenci.
Genel Toplam: 677 bin öğrenci.
Bunların eğitim tipine göre dağılımı da şöyle:
Devamlılık gerektiren öğretim kurumlarından çıkarılanlar : 210.769
Açık öğretimden: 453.000
Şimdi hep birlikte düşünelim…Kimi affedeceğiz? Hangi kategoriye af getireceğiz? Affettiklerimize ne yarar sağlayacağız? Üstelik eğitimlerini ciddi biçimde sürdürenlere de haksızlık etmiş olmayacak mıyız?
Eğitimde Affı ben anlayamıyorum. Biliyorum bundan dolayı çok tepki alacağım, ancak insaf edin. Çok okumak istemelerine rağmen, bunca insan daha Üniversitelere dahi giremezken, biz kendilerinden beklenenleri yerine getirmeyen veya kurallara uymayanları affediyoruz.
Bir de son soru: Affedeceğimiz bu öğrencileri Üniversitelerin neresine yerleştireceğiz ?
Bu mantıkla, Eğitimde siyasetle oyun oynanmaması gerektiğine inanıyorum.
Kendilerini haklı görerek Af bekleyenlerden özür dilerim, ancak başkalarının da hakkını birilerinin koruması gerekiyor.
Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
|