PENDİK OLAYLARININ
GERÇEK SORUMLULARI
Pendik Aydos mevkiindeki Ertuğrul Gazi mahallesindeki olaylar kanlı bir meydan savaşına dönüştü. İlkokul yapılmak üzere Devletin ayırdığı 4.5 dönümlük arazinin üstüne kaçak inşaat yapanlar, yerlerinden çıkarılmak isteniyor. Onlar da direniyorlar.
Kimi devlet arsalarının üstüne, kimileri de tapulu arsalara yapılan kaçak inşaatlar sorunu bu şekilde yeniden gündeme geldi.
Kamuoyu kimi suçlamalı ?
Acaba bu kaçak inşaat sahipleri mi, yoksa bu inşaatları yapanlara, oy veya belediyeye yardım kısvesi altında göz yumanlar mı sorumlu?
Bu olayı ikiye bölmemiz gerekiyor.
Bir bölümü, Anadolu’dan göçen yertsiz yurtsuz fakirleri kandırıp, arsa paylaştıran mafya tarafından örgütleniyor. Bu kişilerin kimler olduğunu, nasıl çalıştıklarını en iyi bilenler de mahalli belediyeler ve emniyet güçleridir.
Diğer bölümü ise, devlet arsaları üstünde koca koca bina yaptıranlardan oluşuyor. Onların kimlikleri de bilinir.
Bu girişimlerin gizli kapalı bir yanı yoktur.
İnşaatlar başladığı andan itibaren görülür. Belediyenin de, emniyitin de haberi olur. Ancak kimse sesini çıkartmaz. Mafya veya kaçak inşaatçılar, hem belediyeleri hem de güvenlik güçlerini çeşitli yöntemlerle sustururlar. Belediyeye yardım adı altında para verirler, polis de şikayet gelmediğinden dolayı hareket etmez.
Aradan yıllar geçer, bu defa belediyeler ve devletin çeşitli kurumları, siyasi etkenlerle (oy için) bu yerleşim noktalarına yol su elektrik, hatta telefon hizmeti dahi getirirler. Artık hayat başlamıştır. Bu mahallelerin önemli bir bölümü giderek büyür ve genişler.
Ne zamanki, arsaların tapulu sahipleri veya devlet uyanır ve harekete geçer, işte o zaman kıyametler kopar. Yıkıma gelenler ile sahipler arasında kan gövdeyi götürür. Kaçak inşaatçılar, diğer kaçak yerleri gösterirler “madem onlara dokunmuyorsunuz, neden bize saldırıyorsunuz?” diye sorup direnirler. Artık yaşamlarının bir parçası haline giren bu mülkleri korumak isterler.
Şimdi kimi sorumlu tutmamız gerekiyor?
Mallarına sahip çıkmayan devlet veya tapu sahiplerini mi?
Kaçak yapıma gözünü yuman, hatta ardından buralara hizmet getiren belediyeler ve devlet kurumlarını mı ?
Bu çarpıklığı hala düzeltebilmiş değiliz.
Son çıkan yasalarla, bundan böyle kaçak inşaatlara hizmet verenlere de ceza kesilmesi kararlaştırıldı, ancak yapım hala sürüyor. Başbakan, gecekonduların yıkılması gerektiğini söylemesine rağmen, belediye başkanları harekete geçemiyor veya geçmek istemiyorlar.
Kaçak inşaatçılar haksızlar. Bir topluma ait yerlere el koyarak haksız gelir elde ediyorlar.
Belediyeler ve devlet kurumları da haksız, zira onları adeta teşvik ediyorlar.
Olan, arada kalan ve savaş vermek zorunda bırakılan güvenlik kuvvetlerine oluyor.
Hikayenin aslı işte bu...
Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
|