MGK Genel Sekreteri'nin AB ile ilgili sözleri, ne kadar ki?isel görü? olsa dahi, TSK'daki bir yakla?ımı ortaya koyuyor. Asıl anla?ılamayan, Türkiye'nin ?ABD'yi gözardı etmeksizin, Rusya ve İran'ı içine alan? bir politika gütmesi önerisi oldu. Kafalar karı?tı. Artık açıklık gerekiyor.
Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreteri Org. Tuncer Kılınç'ın önceki gün, Harp Akademileri Komutanlı?ında düzenlenen sempozyumda açıkladı?ı görü?ler çok ki?inin kafalarını karı?tırdı.
Kılınç Pa?a her ne kadar sözlerinin ki?isel görü?ü oldu?unu söylediyse de, TSK'nın (Türk Silahlı Kuvvetleri) geleneklerini bilenler Genelkurmay'ın ?ki?isel görü? açıklanması? konusundaki duyarlı?ını da çok iyi bilirler. Hele konu?an ki?i MGK Genel Sekreteri ise, bu görü?ün ?ki?iselmi?, ne yapalım?? diye geçi?tirilmesi daha da güçle?ir.
Durum böyle olunca , Ba?bakan istedi?i kadar bu görü?ü hafife aldı?ı anlamına gelecek ?ekilde ? ki?isel tutumudur, bizim böyle bir politikamız yok? desin, yinede hem içerde, hem de dı?arda ?TSK tutumunu mu de?i?tiriyor? Acaba, yakla?ımını daha da mı sertle?tiriyor soruları artmaya ba?ladı.?
Bizim bildi?imiz , Genelkurmay'ın AB üyeli?ine kar?ı olmadı?ı, ancak AB'ye do?ru gidilirken, devletin ve ülkenin birli?i ve bütünlü?ü için gereken önlemlerin de alınmasını istedi?idir.
Türkiye'nin kendini yeterince güvenceye almadan ko?arak, gözü ba?lı ?ekilde AB'ye gitmemesini, çok acul davranılmamasını arzulamaktadır.
Bu duyarlıkların içinde son derece haklı olanlar da vardır. Ancak, Org. Kılınç'ın ortaya attı?ı görü?, olayı AB'nin de ötesine ta?ımakta ve gerçekçili?i tartı?ılabilecek yepyeni bir açılımı da kapsamaktadır.
Sempozyumda Dr. Manisalı'nın konu?ması, Do?u Perinçek'in görü?leriyle örtü?üyordu. AB'nin Türkiye'yi bölme niyetlerini ayrıntılı biçimde anlattı. AB'nin TSK'yı tutsak edece?ini söyledi. Sonunda da ?üstelik ne yapsak, bizi yine de almayacaklar? dedi. Tüm reformları AB'ye verilen bir ödüne indirgedi.
Org. Kılınç'da, Manisalı'nın sözlerine katıldı?ını söylemekle kalmadı, bir adım daha ileri gidip, ?Türkiye'nin, ABD'yi gözardı etmeksizin İran ve kendini yanlız hisseden Rusya'yı içine alan bir politika gütmesini önermi?tir.
?imdi burada bir an durmak gerekiyor.
Kılınç Pa?a, AB'yi silip atıyor ve Milli Menfaatlerimize yeterli deste?i vermedi?ini söylüyor. İster kabul edilir, ister reddedilir, bu tartı?maya açık bir görü?tür.
Ancak, bugünün dünya ko?ullarında, ABD ile yakın bir i?birli?i yapmadan (ABD'yi gözardı etmeden) yani hafif mesafeli bir ?ekilde durarak, ?kendini yanlız hisseden Rusya ve İran'ı da içine alan bir politika uygulamanın? ne demek oldu?u do?rusu anla?ılamadı.
Daha kısa bir süre öncesine kadar yerden yere vurulan, hala ili?kilerimizin limoni yürüdü?ü İran ile acaba nasıl bir payla?ıma girilebilir?
Radikal İslam'a kar?ı mücadele ?ampiyonu, sırf bu nedenle 28 ?ubat ile övünen, Afganistan'da ABD'ye kayıtsız ?artsız destek veren, ?imdi de aynı gerekçeyle (Radikal İslam'ın tüm bölgeye yayılmasını önlemek için) Uluslararası güç'e katılmak isteyen Türkiye, böyle bir yakınla?mayı nasıl ta?ıyabilir?
Tek hedefi, ABD ile iyi geçinip ekonomik çıkmazdan kurtulmak olan Rusya ile nereye kadar gidebiliriz?
AB'ye sırtını dönmü? bir Türkiye, ABD ile de arasına belirli bir mesafe koydu?u taktirde, içinde bulundu?u ekonomik ve siyasi sorunlarda vazgeçemedi?i Washington'un deste?ini nasıl sürdürebilir?
ABD'yi gözardı etmeyerek, Kuzey Irak'ta Ba?ımsız Kürt devleti kurulması nasıl önlenebilecek? Daha da önemlisi AB ve ABD Milli çıkarlarımıza yardımcı olmuyorlarsa, İran ile Rusya mı bu çıkarlarımıza destek verecekler?
Org. Kılınç'ın strateji uzmanı, bo? konu?mayan, bilgili bir komutan olarak öne çıktı?ını hepimiz biliriz. Kolay kolay MGK Genel Sekreteri olunmaz.
Ancak, bu kısa açıklamasından neleri i?aret etti?i anla?ılabilmi? de?il. AB ve İran-Rusya yakla?ımının Genelkurmay tarafından payla?ılıp payla?ılmadı?ı da ayrı bir merak konusu?
*** *** ***
Farina'nın haklı çı?lı?ı
Aria'nın Türkiye temsilcisi G.Farina'nın geçenlerde Hürriyet gazetesinde, ibret dolu bir açıklaması yayınlandı. Türkiye'nin verdi?i sözleri yerine getirmedi?ine dikkat çeken Farina, haklı olarak Ula?tırma Bakanlı?ına ça?rıda bulunuyor ve ?artık bizi bekletmeyin, ne yapacaksanız yapın? diyordu.
Aria'nın Türkiye macerası, bu ülkeye yabancı sermayenin neden gelmek istemedi?inin en tipik örne?idir.
Bir ihaleye girmi?siniz. ?lkeye 3 milyar dolarlık yatırım getirmi?siniz. Uluslararası kurallara göre, sizden önce kurulmu? olan GSM operatörleri (Turkcell ve Telsim) ücret kar?ılı?ı, yatırımlarınız tamamlanana kadar, sizin abonelerinize de servis vermek zorundalar. Hedef, rekabet ko?ullarını olu?turmak ve toplumun daha iyi ve daha ucuz hizmet almasını sa?lamak.
Bu i?i örgütlemek için bir de üst kurul kurulmu?. Anla?mazlık halinde bu kurul son sözü söyleyecek.
Bir bakıyorsunuz, di?er operatörler Aria'yı ta?ımamak için önce fahi? fiyatlar istiyorlar, ardından mahkemelere ba?vurup i?i uzatıyor, topu taca atıyorlar.
Telekom üst kurulu seyirci.
Bakanlık inisiyatif almıyor.
Sözle?me bu konuda çok açık de?ilmi?, bundan dolayı da mahkemelerin sonucunun beklenmesi gerekiyormu?.(!)
Bunun Türkçesi, Aria'nın 2-3 yıl süreyle geli?ememesi, yani 3 milyar dolarını topra?a gömmesidir.
?imdi, kendi kendimize soralım:
Siz olsanız böyle bir ortamda, Türkiye'ye yatırım yaparmısınız?
Verilen sözlerin tutulmadı?ı, anla?mazlıkları çözmek için resmi otoritenin harekete geçmedi?i bir ülkeye gider misiniz?
Aria'nın dü?ürüldü?ü durum Türkiye için çok talihsiz bir örnektir.
Tek çıkı? yolu da, Ula?tırma Bakanlı?ı ve Telkom üst kurulu'nun sorumluluklarını yüklenip hareket geçmeleridir.
*** *** ***
Zabıtaya neden indirim yok?
Hatırlayacaksınız, Ba?bakanlık bir genelge yayınlayarak tüm kamu kurum ve kurulu?larının tasarruf önlemlerine gitmesini istemi?ti. Bu kapsamda alınan önlemler arasında belediyelerin sa?ladı?ı ula?ım hizmetlerinden ücretsiz yararlanma hakkının istisnalar haricinde kaldırılması da vardı. Yani, o zamana dek belediye otobüslerini bedava kullanabilen hakimler, savcılar, ö?retmenler, polis ve posta memurları, 19 Ocak'ta yürürlü?e giren yeni kanunla bilet parası ödemek zorunda kalacaktı.
Ancak daha sonra çe?itli meslek grupları bu kanunu protesto ettiler. Protestolarının geçerli sebepleri de vardı elbet: ?rne?in bu kanun kapsamında, bir PTT memuru, mektup da?ıtmak için bindi?i belediye otobüsüne bilet parası ödemek zorunda kalıyordu. ?stelik ula?ıma getirilen bu dolaylı kısıtlama, aynı zamanda görev alanını da daraltıyordu. Bu durumda PTT memurumuz ya elindeki zarfları da?ıtmayacak, ya yol parasını kendi cebinden ödeyecek ya da ba?lı oldu?u kurum kendisine alternatif bir ula?ım aracı sa?layacaktı.
Durum pek içinden çıkılacak gibi de?ildi ki çözüm geldi. İlgili bakanlıkların da önayak olması sonucu Bakanlar Kurulu, yeni bir kararnameyle bazı meslek gruplarını bu uygulamadan muaf tuttu. Böylece emniyet, e?itim ve ö?retim hizmetleri ile PTT çalı?anlarının belediye otobüslerinden görevleri ve yükümlülükleri gere?i ücretsiz yararlanma hakları saklandı.
Bunlar iyi ho? da arada kaynayıp giden bir meslek grubu daha var: Zabıtalar. 19 Ocak'ta yürürlü?e giren kanun, zabıta personelini de kapsıyor. Ancak daha sonra uygulamaya konulan ek kararlarda zabıtanın adi geçmiyor. Yasaların bugünkü halinde bir belediye zabıtası, görevi ba?ında belediye otobüsüne bindi?inde bilet parası veriyor. Oysa belediye zabıtalarının görev alanı oldukça geni?. ?stelik, görevlerini yerine getirmek için ula?ım araçlarını kullanmak zorundalar. Hal böyleyken ücretsiz ula?ım hakkının zabıta personeline de tanınması gerekmez mi? Tasarruf yapalım derken kamu görevlilerinin görev ve sorumluluklarını yerine getirmesini engellemek kas yaparken göz çıkarmak olur. Zaten yetkililer de durumun farkına varmı? ve gereken düzeltmeyi yapmı?lar. Ben de üzerime dü?eni yapıyor ve soruyorum: Zabıtaya neden indirim yok?
*** *** ***
Benim favorim Be?ikta?...
Bugünkü GS-BJK maçı büyük olaslıkla lig ?ampiyonunu belli edecek. Yol kazaları ile kar?ıla?ılmazsa, maçı kazanan malı götürecek.
GS da?ınık ve yorgun bir görüntü içinde.
BJK ise iyi futbol oynuyor ve en önemlisi ?ampiyonlu?u istiyor. Bezgin de?il, aksine diri.
E?er GS, Avurpa kupalarındaki gibi bir performans gösteremez ve saha avantajını kullanamazsa, maçı kazanması güçtür.
Derbi'lerde tahmin yapmak pek akıl i?i de?il, ancak benim içimdeki his ve tarafsız bakı?
-GS'li olmama ra?men- avantajın siyah beyazlılardan yana oldu?u izlenimini yaratıyor.