İMAM HATİPLER
2005’E ERTELENDİ
Başbakan Tayyip Erdoğan kamuoyunun bir bölümünü rahatlattı. Piyasaların rahat bir nefes almasını sağladı. Salı günkü grup konuşmasını dinlerken, Erdoğan’ın sadece taktik bir gerileme yaptığını, zamanlamayı iyi hesap edip tekrar harekete geçeceğinin tüm işaretlerini gördük.
Erdoğan başarılı bir U dönüşü yaptı.
Cumhurbaşkanı, CHP ve Genelkurmay başta olmak üzere, YÖK yasasına muhalefet edenlere “Bu tartışma sisteme yönelik değildir. Kurumların çalışması ile ilgilidir. Biz halkın oylarıyla geldik. Çoğunluğun tercihini kabul etmek zorundasınız” dedi.
Konuşmanın içeriği ve tonu sertti. Adeta kerhen ve şimdilik taslağın yasalaşması için ısrar etmeyeceğini, AB ile ilgili çok daha öncelikli yasaların beklediği ve YÖK tasarısının ileri bir tarihe bırakılacağı izlenimini verdi.
Ancak temel mesajı netti:
“YÖK ve İmam Hatipler uygulaması değişecek”.
Tayyip Erdoğan bu aşamada toplumu germek istemedi. Doğrusunu yaptı.
Şimdi hepimizin şapkamızı önümüze koyup düşünmemiz gerekiyor.
Tayyip Erdoğan herhalde, YÖK-İmam Hatip konusunda taktik bir hata yaptığını, çevresindeki bazı kişilerin heyecanına kendini kaptırdığını görmüş olmalıdır. “Söz verdik, seçmen bizden sonuç bekliyor” kışkırtmalarını yapanların isimleri kulaktan kulağa dolaşmaya başladı bile.
Başbakan, ne kadar büyük bir çoğunluğa sahip olursa olsun, bazı konularda uzlaşı aramanın gerektiğini mutlaka görmüştür.
Bu tartışmaların 2005’in ilk yarısında yeniden gündeme gireceği anlaşılıyor. Ancak bu defa farklı şekilde ele alınması gerektiği de ortada.
İmam Hatiplerin sayılarını azaltıp gerçekten bir meslek okuluna dönüştüren, liselere seçmeli din eğitimi derslerini güçlendiren ve YÖK’ün işlevini düzenleyen bir taslak üzerinde tartışacağız.
Bizlerin de tutumumuza ince ayar yapmamız gerekecek. Her konuda ayaklanıp “devlet elden gidiyor” diye bağırmak yerine, toplumun bir diğer bölümünün beklentilerini de tatmin etmenin yollarını aramalıyız.
Bunun başka çıkarı yok
Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
|