Washington Saddam' a bir?eyler yapacak, bunu kafasına koymu?. Türkiye'siz hareket etmesi söz konusu de?il. Türkiye'nin de ABD' den gelecek bir talebi geri çevirmesi söz konusu de?il. ?nemli olan, Ankara' nın nereye kadar gidece?ini iyi hesaplamasıdır.
Irak konusundaki do?ruları net ?ekilde ortaya koyarsak, önümüzü daha iyi görebiliriz sanıyorum.
1) Bush yönetimi Saddam Hüseyin' e mutlaka bir?eyler yapacak. Saddam yönetimini ?u veya bu ?ekilde de?i?tirecek. İ?in bu yanını, Bush Ba?bakan Ecevit' e çok açıkça anlattı. Durum böylesine açık seçik olmasa, Ecevit TRT' ye ko?up yaptı?ı konu?mayı anlatmazdı.
2) Ancak, Bush yönetimi henüz ne yapaca?ını, Saddam' ı nasıl devirece?ini kendi içinde planlayabilmi? ve bir karar verebilmi? de?il. ?u sıralarda her kafadan bir ses çıkıyor. Cumhuriyetçiler arasında, medya aracılı?ı ile deneme balonları atılıyor ve oltaya kimlerin ve hangi fikirlerin takılaca?ı merak ediliyor.
3) Bush , bir karar verilmeden önce mutlaka Türkiye' ye danı?ılaca?ını ve Türkiye' nin duyarlıklarına dikkat edilece?ini söyledi.
Washington'daki görü?melerden çıkan sonuç, Türkiye' nin deste?inin alındı?ı ?eklindeydi. Ecevit herhangi bir söz vermedi. Ancak konu?maların geli?mesi ve kar?ılıklı söylenen sözler, Bush yönetimi içinde ? Türkiye' nin itirazları ve kaygıları giderildi? ?eklinde algılandı.
Bu yazdıklarım Bush yönetimi ile Türkiye arasındaki durum.
SCOWCROFT: T?RKİYE TEK M?TTEFİKTİR
Ardından, Baba Bush' un Milli Güvenlik Konseyi Ba?kanı ve Irak politikasının mimarı General Brent Scowcroft ile konu?tum.
Scowcroft hem Bush ailesine çok yakın, hem cumhuriyetçi, hem de evlat Bush' un Irak politikasını ele?tiren bir insan. Neresinden bakarsanız bakın, geli?meleri en sa?lıklı ?ekilde de?erlendirebilecek bir konumda.
Scowcroft, Türkiye konusunda son derece önemli açıklamalar yaptı. Bu insan ABD politikalarını olu?turan ve özellikle Irak konusunu en iyi bilen bir ki?i oldu?undan dolayı, kulak vermek gerekir.
İlgilenenler için ?öyle özetleyebilirim:
1) Bush yönetimi Saddam' a bir?eyler yapacak. Bu konuda kararlı görünüyorlar. Ancak, Saddam Hüseyin Afganistan usulü bombardıman ve az bir asker ile devrilemez. Irak' ta, Afganistandaki Kuzey İttifakı gibi bir muhalefet hareketi yok. Ayrıca, Taliban 20-30 bin ki?iden olu?an etkisiz bir orduya sahipti ve kolaylıkla yok edildi. Saddam' ın ordusu ise son derece güçlüdür. Dolayısiyle, Saddam Hüseyin ancak büyük bir askeri harekat ile devrilebilir.
2) Irak' a kar?ı bir askeri harekat Türkiye olmadan gerçekle?tirilemez. Uçak gemileri bir üs gibi kullanılamaz. Hiçbir Arap ülkesi de, Körfez sava?ında oldu?u gibi Amerikaya topraklarını açmaz. ?rnek olarak, son körfez sava?ını gösterebilirim. Arap ülkeleri bizimle ittifak yapmı?lardı, ancak müttefik orduları Irak sınırına dayandı?ı anda, Arapların hepsi durdu. Bundan dolayı, Amerika Türkiye' nin tam deste?ine muhtaçtır.
3) ABD, Irak'ın bölünmesini iki nedenle istemez. Bu bir politikadır ve de?i?memi?tir:
A) Irak küçülürse, İran büyür. Oysa bizim politikamız, bu iki ülke arasında belirli bir dengenin korunması üzerine in?a edilmi?tir.
B) Irak' ın bölünmesini Türkiye istemez. Bunu çok bildi?imizden dolayı, Irak' ı bölecek hiçbir giri?imde bulunmayız. Son körfez sava?ında da, Saddam' ı bu sakıncalardan dolayı devirmedik. Türkiye' nin duyarlıkları nedeniyle Ba?ımsız bir Kürt Devleti kurulmadı. Türk itirazı sürdükçe de ba?ımsız Kürt Devleti kurulamaz.
SONU?: IRAK KONUSUNDA HAZIRLIKLI OLALIM...
Bütün bu verileri bir araya topladı?ımız taktirde, ortaya çıkan manzara daha da netle?iyor.
Türkiye, hazırlıklı olmalı. Zira istese de istemese de Irak'taki bir harekata bula?acak veya zorla bula?tırılacaktır. Bu i?in kaçarı yoktur. Ancak ba?ımsız bir Kürt Devleti kurulaca?ı korkularından da kendimizi kurtarmamız gerekir.
Ne kadar gerçekçi olursak, çıkarlarımızı o kadar iyi koruyabiliriz.