REHN, 301’DEN
ŞİMDİLİK VAZGEÇMİŞ GİBİ...
BRÜKSEL
Brüksel’in nabzını tuttum.
11 Aralık 2006’dan bu yana, “zorunlu güzellik uykusuna yatırılmış” olan Türkiye’nin durumunu inceledim. Avrupa Komisyonundaki tüm yetkililerle konuştum. Konsey’e gittim ve Avrupa Parlamentosuna uğradım.
Özetle şunu söyleyebilirim:
Bizler, Türkiye-AB ilişkilerinin durduğunu, hatta dondurulduğunu sanıyoruz. Dış görüntü de öyle. Kimseler Türkiye’den söz etmiyor. Sanki, Türkiye sipere yatmış ve kendini unutturmak istiyormuş gibi bir durum var. Böyle olmasından da herkes memnun. Ancak, fazla uzun sürmemesi gerektiği de söyleniyor.
Olli Rehn ile, Komisyonun tepesindeki özel restoranda hem yemek yedik, hem sohbet ettik. Yanda, yazılmak üzere KRİTER dergisi için söyledikleri var. Hepsini alt alta koyduğunuz zaman, Türkiye-AB ilişkilerinin, sanıldığı gibi rayından çıkmadığını, dondurulmadığını, hatta geçen yıla oranla teknik çalışmaların daha da hızla yürüdüğünü anlıyorsunuz. (yarınki yazımda bu konuda daha ayrıntı vereceğim)
Olli Rehn’in üstünde durduğu diğer bir konu da, ünlü 301. artık 4-5 defa söz verilmesine rağmen hiçbir değişiklik olmayınca, ümedini kesmiş gibi bir izlenim verdi bana. Artık israrcı değil. Korkusu, seçim nedeniyle hükümetin 301’de son derece budan bir değişiklik yapması. İyisi mi, seçim sonrasına kalsın, ancak doğru dürüst bir değişiklik olsun, diyor.
Türkiye’deki iki seçimin ne anlama glediği ve yarattığı zorluklar Avrupa Komisyonunda gayet anlayışla karşılanıyor. Ancak, seçim rüzgarları dindikten sonra, Ankara’dan uzunca bir beklenti listesi var. “Siz önce bize tam üyelik tarihi verin, sonra isteklerde bulunun” şeklindeki yaklaşımımız Komisyon’da pek yankı bulmamış. “Kopenhag kriterleri beklemez” diyorlar da, başka birşey demiyorlar.
Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
|