AB HATIRLATMASA
DAHİ, BİZ BİLİYORUZ
?
?imdi bir ço?umuz kızacak.
?
İçi?lerimize karı?tı?ı, oysa buna hakkı olmadı?ı söylenecek. Türkiye?de irticayı körükledi?i, hatta ülkeyi bölmeyi planladı?ı belirtilecek.
?
AB?nin Türkiye?ye, önümüzdeki hafta yapılacak Ortaklık Konseyi toplantısında verilecek olan ?tutum belgesinden? söz ediyorum.
?
AB?nin üzerinde durdu?u noktaların yeni hiçbir yanı yok. Yıllardan beri tartı?tı?ımız ve eninde sonunda gerçekle?ecek olan bu sorunlarda henüz bir ilerleme görülmedi?i belirtiliyor. Yoksa ek bir talep yok.
?
Nedense medya, AB?den çıkan her raporu ?yeni talep? diye sunmaya bayılıyor. Ancak içeri?ini okumadıkları için hiçbirinde yenilik bulunmadı?ını farkedemiyorlar.
?
Bu raporlar devam edecektir. Hatta müzakerelerin son gününe gelindi?inde dahi, hala tamamlanmamı? kriterlerle kar?ı kar?ıya bulundu?umuzu görece?iz.
?
Hiç kızmayalım, hiç alınmayalım. Ne eksiklerimiz var, gayet iyi biliyoruz. AB raporunda bulunan ele?tirilerin de farkındayız ve bunları kendi aramızda sürekli tartı?ıyoruz. Açıklar kapatılacak ve hedefe zaman içinde varılacaktır. Bu süreçteki ele?tirileri de omuzlamak zorundayız.
?
?
?
?
ECEVİT?E FAZLA
?EKTİRMEYİN...
?
Karao?lan ölüm dö?e?inde.
?
GATA?dan yapılan açıklamalar, doktorların verdikleri bilgiler, Bülent Ecevit?in beyin ölümünün gerçekle?ti?ini gösteriyor. Geriye, e?i Rah?an Ecevit?in son sözü söylemesi kalmı? gibi... Umarız, Karao?lan?a acı çektirilmez. Siyasi misyon filan gibi gerçeklerle, suni ?ekilde ya?atılmaya u?ra?ılmaz.
?
Bülent bey?in dünyasını, politikalarını payla?ır veya payla?mazsınız. Ancak kaliteleriyle bu topluma ne kadar çok ?ey ö?retti?ini reddedemezsiniz.
?
Genelde magandalı?ın geçerli oldu?u ülkemize kibarlı?ı Ecevit ö?retti. Politika yapmayı, sarılıp ?apur ?upur öpü?mek, ardından da birbirini sırtından hançerlemek olarak gören siyasetçi kesimimize dürüstlü?ü, saygıyı getirdi.
?
Belki bugün tam anlamıyla farkedemiyoruz, ancak Karao?lan?ın katkılarını ilerde çok daha açık ?ekilde görece?iz.
?
?
?
?
MİLLET NEYSE,
MİLLETVEKİLİ DE ODUR...
?
Türkiye Büyük Millet Meclisindeki tabanca ile atı? yarı?ması gazetelerin birinci sayfalarını süslüyor. Bazı yazarlarımız da, parlamenterlerimizi ele?tiriyorlar. ?Ba?ka yarı?acak spor bulamadılar da, tabanca atarak mı yarı?ıyorlar?? sorusunu soruyorlar. Kötü örnek olduklarını vurguluyorlar.
?
Millet neyse, milletvekili de odur. Farklı olmalarını nasıl bekleyebiliriz ki?
?
Baksanıza, okullarda çocuklar birbirlerini vuruyor, koskoca adamlar dü?ün olunca havaya ate? ediyor, maç kazanınca sevinçten , maç kaybedince üzüntüden silaha sarılıyor.
?
Böyle bir ortamda milletvekilleri de ate?li sporu tercih ediyor. Oysa bizim beklentimiz, parlamenterlerimizin daha farklı bir örnek te?kil etmeleriydi. Hiç de?ilse, illa tabanca atacaklarsa, bunu medya reklamına ba?vurmadan yapmalarıydı.
?
Unutmayalım ki, millet, vekilinden ne görürse onu taklit eder.
İLGİ ?EKME
USTASI...
?
Türkiye?de yıllardan beri ?kendinden en çok söz ettirenler? sıralaması yapılsa, herhalde en ön sıralarda (Hülya Av?ar?dan sonra)? Bedri Baykam gelir. ?İlgi çekme? sanatını ondan daha iyi bilen ve uygulayan yoktur.
?
Her konuda fikir sahibidir. Siyaset ön plandayken, siyaseti seçer. Bo? günlerinde resim yapar ve kitap yazar. Sık sık sergi açar. Canı sıkılırsa, her türlü? eyleme katılabilir. Rüzgar farklı esiyorsa, o da rüzgara bakıp hemen ön plana geçer. Sosyal Demokrat olur; Ulusalcıdır; Fikir özgürlü?ünden yanadır ancak, Ermeni konusundaki? konferansları basanların arasında da görünür.
?
Her sezonun, her mevsimin ve her konunun adamıdır. Bizler de onu severiz. TV ve yazılı medya?yı ona açarız. Ba?lıca nedeni de, kimi ve neyi savunuyorsa, heyecanla ilginç sözlerle, dikkati çekecek ?ekilde savunur. Medya?nın ço?unlu?u onu ciddiye almaz, ancak yine de vazgeçemez.
?
İ?te son bulu?u... Sergi yaptı ve iki ciltlik (1200 sayfa) otobiyografisini tanıttı. Kimse kitabı okumadı ancak herkes, 35 yıldır sakladı?ı spermli peçetesinden söz ediyor.
?
Do?ru-yanlı?, iyi-kötü ancak ?harika çocuk?, yine kendinden söz ettirmesini bildi.? Bedri Baykam?ı ?arlatan bulabilirsiniz, ancak onun bir ?dikkat çekme? ustası oldu?unu reddedemezsiniz.
?
?
BU İ? ?ANAK ANTEN
YASAKLAMAKLA OLMAZ
?
RT?K, çanak antenlere kar?ı sava? açmaya hazırlanıyor. ?zellikle Do?u ve Güneydo?u?da çatı antenleriyle ba?ta ROJ TV olmak üzere, porno kanalları dahil ?zararlı? görülen yayınların izlenmesinin engellenmesine çalı?ılacak. Herne kadar RT?K? Ba?kanı bunun ?görüldü?ü yerde çanak anten avlama? anlamına gelmeyece?ini açıklamı? olsa dahi, yine de amaç çanak?ları devre dı?ı bırakmak olacak.
?
Bu sorun geçmi?te bir çok ülkenin ba?ına dert olmu?tur. ?rne?in, so?uk sava? döneminde Ruslar, Batı propagandasını engelleyebilmek için, büyük paralar harcayıp yayınları bozan sistemler kurmu?lardı. O dönemde? fazla uydu olmadı?ı için nispeten de? ba?arılı oldular.
?
Ancak en son ve kötü örnek İran?dır.
?
İran, İslam?a aykırı diye, bırakın porno yayınları bizim Show TV?nin dahi izlenmemesi için çanak antenleri tümüyle yasaklamı?tı. Yasak hala da geçerli. ?anak anten kullanan hapse atılıyor ve çok a?ır cezalandırılıyor.
?
Ancak ba?arılı olamadılar.
?
İzlemek isteyenler ne yapıyor, ediyor ve yine de çana?ını izliyor.
?
Bugün teknolojinin geldi?i a?amada Güneydo?u?yu dı?ardan? gelen yayınlara tümüyle kapatmak imkansızdır.
?
ROJ TV?yi susturamazsınız, ancak ROJ TV gibilerinin daha az izlenmesini sa?layabilirsiniz. Bunun yolu da, Kürtçe yayın yapan farklı kanalları te?vik etmektir. TRT?nin günlük 45 dakikalık ve resmi müsamerelere? benzeyen yayınlarından de?il. Bölge halkını cezbedecek yayınlardan söz ediyorum. Bölge halkı kendi dilinde ?arkı dinlemek, tartı?ma izlemek istiyor.
?
PKK i?te bu bo?lu?u veya ihtiyacı görmü? ve? ROJ TV ile bunu doldurmu?, araya da kendi propagandasını eklemi?tir.
?
?anak avına çıkaca?ımıza, bizde aynı ?ekilde hareket edelim. Ate?i yeniden ke?fetmeye gerek var mı?
?
?
?
?ILGIN T?RKLERİN
LOZAN ZAFERİ
?
Lozan Konferansı, ?ılgın Türkler?in Kurtulu? Sava?ı?ndan sonra kazandı?ı en büyük siyasi zafer. Lozan Konferansını da kavrayabilmek için, o dönemde içinde bulunulan tüm olanaksızlıkları ve o zaferi do?uracak ıstırap psikolojisini de dü?ünmek gerekiyor.
?
İ?te bu kitaplardan biri de; Ali Naci Karacan?ın Nokta? Kitap Yayınları?ndan (0212 243 43 03, www.noktakitap.com)? çıkan ?Lozan? isimli eseri?.Milliyet gazetesini kuran ?Ali Naci bey, Lozan konferansını izleyen nadir gazetecilerden biridir. Bu kitabı ilk 1943 yılında yazmı?tı. ?ılgın Türklerin adeta geleceklerinin saptandı?ı bu konferansın? perde arkasında ya?ananları anlatır. Ne mutlu bir rastlantıdır ki, Ali Naci Karacan?ın uzun yıllar önce? bize bıraktı?ı bu bilgi hazinesini ?imdi torunu Ali Naci Karacan? tekrar bastırttı.
?
Kitabı nasıl yazdı?ını elbette ki, en iyi yazarı anlatır; ?Bir efsaneyi andırırken bir efsaneyi andıran büyük Türk mucizesini? bir çe?it öykü bir çe?it yazılı film gibi anlatmaya çalı?tım. Bu bakımdan kitap Lozan Konferansı?nın resim yerine yazı kullanılmı? bir çe?it izdü?ümü olarak kabul edilebilir.?
?
Gerçekten bence bu kitap sadece Lozan Konferansı?nın de?il o dönemin de bir izdü?ümü?
?
Bu kitap, özellikle bugünün ve yarının genç nesilleri için?tarihten bir yansıma....?Bu ı?ıktan nasibinizi alın derim.
Bu yazılara cnnturk.com'dan da eri?ebilirsiniz.
|