GS?I SADECE
FATİH? TERİM
KURTARABİLİR
Bu sezon Galatasaray bir türlü toparlanamadı. Takım oturamadı ve arka arkaya? ma?lubiyetler veya gereksiz beraberlikler geldi.
Bu durumlarda ortaya çıkan ?ele?tiri uzmanları? ve timsah gözya?ı döken ?gözlemciler? de, yangına körükle gidince kontrol elden kaçtı. Medyamız durur mu, o da yaralı arslanın üstüne saldırdı.
Ulusal hastalı?ımız depre?ti.
İlk akla gelen de,? Fatih Terim.
E?er Terim görevden alınırsa, sanki her?ey yoluna girecekmi? gibi bir hava estiriliyor.
Oysa tam tersine, GS?ı kurtarmak istiyorsak, Fatih Terim ile oynamamak, aksine destek vermek gerekiyor.
E?er bir? klübü bulundu?u durumdan? da kötü bir noktaya itmek istiyorsanız, ligin tam ortasında antrönörünü (yani beynini) de?i?tirin. Bu, intahar anlamına gelir. Dünya?nın en önemli ismini bulup getirseniz dahi bir ?ey yapamaz.
Oysa Fatih Terim nelerin iyi gitmedi?ini artık açıkça görüyor ve biliyor. ?imdi yapılması? gereken, Terim?e gereken deste?i vermek ve her?eye yeniden ba?lamasını sa?lamaktır.
Bo? yere maceralara girmeye, dı?ardan doktor aramaya gerek yok.
Galatasaraylılar mantık sahibidirler. Eminim Fatih Terim?i linç etmek de?il, destek vermek yolunu seçeceklerdir.
AB, T?RKİYE?Yİ
NASIL G?ZL?YOR?
Avrupa Birli?inin Türkiye ile ilgili bilgileri nerelerden ve? nasıl aldı?ını, nasıl de?erlendirdi?ini çok merak ediyordum. Geçen hafta Brüksel?deyken ara?tırdım ve son derece ilginç bir? mekanizma ile kar?ıla?tım. Bu, öylesine karma?ık bir mekanizma ki, öylesine farklı kaynaklardan? yararlanılıyor ki, direkt olarak etkilemek son derece güç. Sıralaması de?i?ebilir, ancak yaptı?ım konu?malardan ben ?öyle bir sonuç çıkarttım:
G?ZLEMCİLER:
AB Komisyonu en ba?ta, Türkiye?ye yolladı?ı gözlemcilerin hazırladıkları raporlardan yararlanıyor. Gözlemci niteli?indeki ki?iler ülkede dola?ıyor, çe?itli çevrelerle görü?üyor ve izlenimlerini, mümkün oldu?unca somut ?ekilde bir rapora döküyorlar.
ANKARA?DAKİ TEMSİLCİLİK:
AB Komisyonunun Ankara?daki temsilcili?inin Brüksel?e yolladı?ı bilgiler ve raporlara büyük önem veriliyor. Hazırlanan ana raporların hammaddesini? bu bilgiler olu?turuyor.
ANKARA?DAKİ EL?İLİKLER:
Avrupa Birli?ine üye olan ülkelerin Ankara?daki Büyükelçiliklerinin kendi ba?kentlerine yolladıkları de?erlendirme ve bilgilerin bir bölümü de, elekten geçirildikten sonra Brüksel?e yansıtılıyor. Bunlarda, de?erlendirme potasına konuyor.
T?RK MEDYASI:
AB Komisyonuna ula?an bilgi ve de?erlendirmelerin en büyük bölümü, Türk-yabancı gazeteler ve televizyonlarda yayınlanan haber-yorumlardan kaynaklanıyor. Atılan man?etler, özel haber ve demeçler, yorumcuların görü?leri, büyük dikkatle izleniyor ve Brüksel?e yansıtılıyor.
SİVİL TOPLUM ?RG?TLERİ:
Brüksel?in en çok dinledi?i di?er bir kesim de, Türk ve Yabancı Sivil Toplum ?rgütleri (ST?) ve onların yazdıkları raporlar. AB, bu örgütleri ?bölücü-kominist veya devletten yana? diye ayırmadı?ı için, gelen bilgileri ard dü?ünce ile kar?ılamıyor. Herbirine ayrı de?er veriyor.
EN ?OK DUYARLI
OLUNANLAR: YARGI VE ASKER
Brüksel?deki AB bürokratlarının en büyük duyarlıkları, en büyük dikkatle izledikleri nelerdir, diye sorarsanız, o konuda da ?öyle bir liste çıkıyor:
İ?KENCE İDDİALARI:
AB için en önemli kıstas, hükümetin i?kenceyi tamamen kaldırmak isteyip istemedi?i. Bu alanda çıkan haber veya demeçler hemen not ediliyor.
YARGI KARALARI:
Gerçekle?tirilen reformların nasıl uygulandı?ı da, yine önemli izlenen noktaların? ba?ında geliyor. Savcıların açtıkları davalar ve yargının verdi?i kararlar, sürekli mercek altında tutuluyor.
ASKERİN A?IKLAMALARI:
AB Komisyonu ve AB Parlamentosundaki görü?leri etkileyen ve yine büyük dikkatle izlenen, muvazzaf? askerlerin yaptıkları siyasi nitelikli açıklamalar.
Komutanların askeri konuları kapsayan açıklamalarına kimsenin bir itirazı olmuyor. Ancak, siyaseti kapsayan (türban, Y?K reformu dahil) demeçler verdikleri veya açık konu?malar yaptıkları anda, Brüksel?de alarm zilleri çalıyor. Bunun, Türkiye?ye özgü ko?ullardan kaynaklandı?ı veya askerin daima siyasete yön verdi?i, Türk topulumunda askere büyük güven duyuldu?u gibi gerekçeler kabul edilmiyor. AB klübünde, askerin siyasi otoriteye ba?lı olması gere?i vurgulanıyor. Türkiye?ye özel bir statü tanınmıyor.
RAPORLAR S?MEN
ALTI EDİLEBİLİR Mİ?
Belki de, Türkiye?deki alı?kanlıklarımızdan dolayı, Komisyon?daki yetkililere bunu da sordum: Acaba, gelen raporlar sümen altı edilip bulgularla oynanabilir mi?
?İmkansız. Zira raporu verenler yarın kamuoyunun önüne çıkıp, yazdıklarının farklı oldu?unu, Komisyonun ise tamamen farklı bir sonuç çıkarttı?ını söyleyebilirler. Bundan dolayı, kimse cesaret edemez?yanıtını aldım.
?nümüzde tam 12 ay var.
İnce uzun bir yolun, en tehlikeli? virajına yakla?ıyoruz.?
AB konusunu ciddiye alanların? tutumları çok önemli. Bu yolu mayınlamak isteyenlerin de nerelere basmaları, nerelere basmamaları gerekti?i apaçık ortada.
Verilen her demeç, alınan her kararın Brüksel?e ula?aca?ını ve AB yolunu kolayla?tıraca?ını veya zorla?tıraca?ını bilmemizde çok yarar var...
T?RKİYE, S?Z?N?N
ERİ DE?İL...
Biz en çok neyimizle övünürüz?
?Erkek adam olmak?, ?Erkek sözü? vermekle ve özellikle de ?Sözünün eri? olmakla övünmez miyiz?
Tabii, hem de nasıl övünüz.
Ancak, gelin görün ki Uluslararası ili?kilerde ve yabancı yatırımcıların gözünde Türkiye, tam aksine sözünde durmayan, ?verdi?i sözleri çok kısa sürede unutuveren?, hatta çıkardı?ı? yasalarla dahi kendi sözünü bir süre sonra iptal eden ülke görünümündedir.
Yılların getirdi?i bir birikim sonunda bu noktaya geldik.
İ?imize geldi?i zaman, Avrupa Konseyine, Avrupa Parlamentosuna sözler verdik. Hem de Ba?bakanlarımız, insanların gözlerinin içine bakarak bu sözleri verdiler. Sonra,? tüm dediklerini unuttular. Yüzlerce örne?i var.
Veya resmi gezilerde bol keseden vaadlerde bulunduk. Ardından, adamları pi?man edene kadar pe?imizden ko?turduk. Yine bu konuda onlarca örnek var.
Nihayet, yabancı yatırımcılara da yalan rüzgarlarını andıracak sözler verildi. Bırakın sözleri, yasalar çıkarıldı.
Sonra, verilen sözler unutuldu. ?ıkarılmı? yasaların tam aksine ba?ka yasalar uygulamaya sokuldu. Bu karga?adan? kurtulanlar da ya Danı?tay veya Sayı?tay tarafından iptal edildiler. Yeni yorumlar getirilip yasalardan yararlanmak isteyen yabancı yatırımcılar cezalandırıldılar.
Bir de ?Avrupalı neden bize inanmıyor ve mutlaka uyum paketlerinin uygulanmasını görmek istiyor? diye soruyoruz. Veya ?neden yabancı yatırım gelmiyor?? diye yakınıyoruz.
Uza?a gitmeden, kendimize bakalım.
Türkiye?nin bugün dünya ile güven tazelemesi gerekiyor. Sözünün eri oldu?u eski günleri geri getirmek? ve uygulamaktan ba?ka çıkı? yolu yok.
Bu yazılara cnnturk.com'dan da eri?ebilirsiniz.
|