YORGANIMIZA GÖRE
AYAK UZATAMIYORUZ
Kredi kartları sorunu nereden kaynaklanıyor?
Kazandığımızdan daha fazla harcamaktan değil mi?
Yani, ayaklarımızı yorganımıza göre uzatamadığımızdan dolayı. Belki de yetiştirilme şeklimiz böyle. Herşeyi Devletten beklemek, başımız sıkıştığında “nerede bu devlet, neden yardım etmiyor?” diye bağırma alışkanlığımızdan kurtulamıyoruz.
İşte alın ikinci bir örnek : Sosyal Sigortalara olan prim affı.
19 uncu defa gelen bir af.
“Bu defaki sonuncu” diyor Başbakan. Duyda inanma. 19 defadır aynı şey söyleniyor.
Neden?
Zira, Sosyal Sigorta sistemimiz de, ayağını yorganına göre uzatamıyor.
75 milyonluk nüfusta, Sosyal Sigorta kurumlarına (SSK-Bağkur) prim ödeyen kişi sayısı 12 milyon. Oysa aynı kurumlardan maaş alan emekli sayısı 40 milyona yakın. Aradaki açığı da Devlet (yani hepimiz) kapatıyor. Ayağını yorganına göre bir türlü uzatamıyor.
Bir de üstüne üstlük, primlerini de toplayamıyor. Arka arkaya af çıkartmak zorunda kalıyor.
Devlet Baba beceriksizliğinin ceremesini bizden çıkarıyor. Bütün bunlar yetmiyormuş gibi, tüm reform önerilerine de direniyor. Nedeni de son derece basit: Alınacak kararlar oy kaybına neden olacak.
Biz işin kolayına kaçıyoruz. Af çıkartıp, toplumu ayağını yorganına göre uzatmamaya alıştırıyoruz. Sosyal Devlet şimsiyesi altına girip, çarpık sistemi yaşatıyor, gelir dağılımdaki çarpıklığı, birinin cebinden alıp bir başkasına vererek dengelemeye çalışıyoruz.
Özetle, kısır döngüden kurtulamıyoruz.
Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
|