RAHAT BATIYOR...
Son derece ilginç bir milletiz.
Hep durumumuzdan şikayet ederiz. Bahtı kara edebiyatı yaparız. Karamsarlıkta üstümüze yok.
Birden bire işler iyi gitmeye başlayınca ve bu iyiye gidişin sürdürülebileceği anlaşılınca, bizde yavaş yavaş rahatsızlık hisseder oluruz.
Sanki güzellikler, olumlu gelişmeler bize batar.
Daha çok kısa süren mutluluklardan hoşlanırız.
Bir süre devam etsin, ancak sonra yine kara günlere dönülsün isteriz. Böyle olunca adeta rahatlarız. Bildiğimiz, alıştığımız ortama döndüğümüz için adeta keyifleniriz.
Hemen sorumlu olarak birilerini bulur ve faturayı ona çıkarırız. Kötümserlik içinde memnuniyet duyan nadir milletlerdeniz.
Şu sıralarda da hemen hemen aynı havadayız.
Uzun yıllardır ilk defa -kimin sayesinde olursa olsun- olumlu bir ortam var. İnsanlar ümitli. Belki sokaklarda dans edilmiyor, hala yeterince iş bulunmuyor, açlık düzeyinde yaşayanlarımız azalmıyor.
Ancak, gidiş doğru yolda.
Ne olur sanki biraz yüzümüz gülse?
“Acaba bu gidiş ne zaman kötüleşir?” sorusu sormak veya “Bu işler böyle sürmez. Görüsünüz yakında bu adamlarında oyunu çıkar... Zaten tamamen yalan rüzgarı estiriyorlar” yorumu yapmak yerine “bu durum nasıl daha da iyileşir” diye kafa yorsak...
İçimizdeki “karanlık beyinli” insanlar dikkat etmeliler, zira artık onlar da bıkkınlık verdiler. Baykuş gibi, sadece kötülükten söz etmeyi köşe yazarlığı sanan bu tipler, bir defalığına kendilerini zorlasalar...
Hayır, yapmayacak değiller, yapamıyorlar. Zira kafaları hiçbir zaman hayıra işlemiyor ki... Onların dünyası kapkaranlık. Sadece kötülüklerin konuşulduğu, işkencelerin yapıldığı, zorbalıkların ve yasakların geçerli olduğu bir dünya.
Gün ağırıyor ve baykuş’lar birgün kaçacak yer arayacaklar.
Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
|