AİHM TÜRKİYE’Yİ
RAHATLATTI
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) bir süre önce Kıbrıs’taki Rumların mallarının tazminatı, şimdi de Güneydoğu tazminat davaları konusunda Türkiye’yi rahatlatan bir karar aldı.
Aslında her iki konudaki davalar tümüyle kalkmadı. Sadece ertelendi. KKTC ve Türkiye’nin bundan sonraki tutumlarına göre, sorun ya tümüyle kalkacak veya ilerde AIHM kapısı yeniden Rum ve Güneydoğu terör tazminatı davaları tarafından zorlanacak.
Önceki günkü AİHM kararı, Kıbrıs Rum başvurularından çok daha önemliydi. Zira AİHM’ne ilk başvurular 2001’den itibaren başlamış ve kısa sürede onbinleri aşmıştı. AİHM’de bunların arasından bir pilot dava seçip (Doğan davası) incelemeye başlamıştı.
Bu kişi, diğer davacılar gibi, terör yıllarında güvenlik gerekçesiyle köyünden çıkarılmış, geri dönüşüne izin verilmemiş, evi güvenlik nedeniyle yakılmış, başka kente göçmek zorunda bırakılmış, maddi ve manevi zarara uğramış, TC Devleti ise tüm başvurulara rağmen hiçbir yardımda bulunmamıştı. Doğan “mağdur kaldığını” belirtip hem tazminat hem de köyüne geri dönmek istiyordu.
AİHM, Türkiye’nin de imzalayıp uygulayacağı konusunda güvence verdiği, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi açısından bu pilot davaya baktı ve 2004 yılı başında bir karar verdi.
Mahkeme, Güvenlik gerekçesiyle dahi olsa, İnsan Hakları Sözleşmesi açısından bir “ihlal” olduğu sonucuna vardı.
Mahkeme, yine son Kıbrıs Rum davasındaki gibi, Türkiye’yi tazminat ödemeye mahkum etmedi. Kararını erteledi. Bunun nedeni de, Türkiye’nin “mağduriyeti karşılamak için, etkin bir iç hukuk yolu yaratmasını” beklemekti.
Ankara bu mesajı hemen aldı.
2004 Temmuz’unda TBMM’den bir “terör tazmin yasası” çıkarıldı. Terörden zarar görmüş hemen her il’de bir komisyon kuruldu. Şikayetleri teker teker toplamaya ve incelemeye başladı. İlk aylarda bu komisyonlarda görev alanlardan bir bölümü, her başvuru altında ya bir yalan veya PKK oyunu aradı. Çalışmalar gönülsüz şekilde yürütüldü ve uzadıkça uzadı. Başvurular arasında tabii ki yalan beyan, hatta PKK etkisi vardı. Ancak hepsinde değildi. Komisyonlar önceleri bu ayırımı iyi yapamadılar. Bunun üzerine AİHM, Türkiye’yi birkaç defa uyardı. “Mağduriyetleri etkin şekilde karşılayacak iç hukuk mekanizmasının tam yerleşmediği” mesajları yolladı.
AİHM, önceki günkü açıklamasıyla bu uyarıları yeterli görmüş olacak ki, bütün davaların önce Türkiye’de kurulan tazmin komisyonlarından geçmesine karar verdi.
Türkiye şimdilik, derin bir nefes alabilecek. Zaman kazanıldı. Ancak sorun tamamen bitmedi. Önümüzdeki dönemde bu komisyonlar etkili şekilde çalışır, duygusal, ideolojiden uzak ve gerçekçi kararlar verebilirlerse, mesele kapanacak. Aksi halde, tazminat istekleri yeniden AİHM’nin kapılarını zorlayacak.
Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
|