TÜRKİYE BUGÜN
AB ÜYESİ OLSAYDI...
Önce gelişmiş ülkelerin ilkokullarında dahi okutulan bir gerçekten hareket edelim: Hiçbir ülke bugünün dünyasında tek başına yaşayamaz. Eskiden Arnavutluk bunu denedi ve yürütemedi.
Ülkeler birbirlerine muhtaçtırlar. Herbiri diğerinden etkilenir, alış-veriş yapar ve bu yönden birbirlerine bağımlılaşırlar.
Ayrıca ittifaklar (gruplarla veya ülkelerle) zorunludur. Ülkeler birbirleriyle veya gruplara katılarak, ittifaklar yaparak, ordusunun ihtiyaçlarını karşılar. Yeni teknolojiler elde ederler. Başka türlü ordularını donatamazlar. Hiçbir ülke tek başına bütün teknolojilerini üretemeyeceğinden dolayı, kendilerine yakın gördükleri bu ülke veya gruplardan alırlar.
Bu gerçeklerin tartışılacak yönü yoktur.
Ne gariptir ki bizde koca koca insanlar ise hala bunları tartışıyor, hatta “bırakalım bu ittifakları. AB bizi bölmeye çalışıyor. ABD ise bizi esir etmeye çalışıyor” diyebiliyorlar.
Cehaletinde ötesinde bir mantıkla, Türkiye’nin en önemli ilişkilerini tehlikeye sürüklüyorlar. Ne kadar acıdır ki, bu cehaleti kamuya yansıtanların içinde sadece ideologlar değil, bazı öğretim üyeleri, hatta profesörler dahi var. Gencecik beyinleri bu söylemlerle yönlendiriyorlar.
Şimdilik bu saçmalıkları bir yana bırakıp, farklı bir tartışmayı gündeme sokmak istiyorum:
“ Karşı karşıya kaldığımız manzaraya bakıp, Türkiye’nin önümüzdeki dönemde ne yapması daha doğru olur? Avrupa Birliğine tam üyelik konusunda daha fazla mı bastırmalı? Yoksa, ABD ile işbirliğini mi ön plana çıkarmalı?”
Bu tartışmada dikkate alınması gereken diğer bir düşünce de, Türkiye’nin bugünkü durumuyla ilgili.
Sorular şunlar:
Acaba Türkiye bugün Avrupa Birliği üyesi olsaydı, ABD tarafından böylesine hor görülür ve itilip kakılır mıydı?
AB olmadan Amerika ile iç içe bir işbirliği Türkiye’nin başına daha büyük sorunlar yaratmıyor mu?
Süper güç ile yaşamak mı, AB gibi çok kocalı bir grubun içine girmek mi daha akılcı bir yaklaşım?
Bütün bu sorulara gerçekçi yanıtlar ararsak, geleceğimizi belki çok daha kolay şekillendirebiliriz.
Bu arada yanlış anlamalara yol açmasın, “Türkiye AB veya ABD’yi mi tercih etsin” sorusunu sormuyorum. Türkiye hem AB’ye üye olabilir, hem de ABD ile yakın işbirliğini sürdürebilir. Önemli olan, Ankara’nın ilerdeki temel politikalarını oluşturmak için hangi adımların atılması gerektiğini bulmak.
Yapayalnız, tek başımıza yaşayamayacağımıza göre, ne yapacağımızı şimdiden tartışmamız gerekiyor.
Bu yazılara cnnturk.com'dan da erişebilirsiniz.
|