BEYAZ SARAY’DAN

DAİMA ANLAŞMA ÇIKAR

Washington

Yıllar boyunca gazetecilik yapar ve yıllar boyunca, Türk liderlerinin Beyaz Saray’a giriş ve çıkışlarını izlerseniz, sizde benim gibi  daha önce birkaç kez gördüğünüz bir filmi tekrar seyretmenin bıkkınlığı hissedersiniz ve şunu çok iyi bilirsiniz: Beyaz Saray’da hiçbir zaman anlaşmazlık çıkmaz... Beyaz Saray’da görüşmeler daima başarılı biter...

Kaçıncı Türk Başbakanı olacak tam anımsayamıyorum ancak çarşamba günü Tayyip Erdoğan’ın içeriye nasıl gireceğini, nasıl çıkacağını, Türk ve Amerikan yetkililerinin gazetecilere neler anlatacaklarını şimdiden bilir gibiyim.

Birkaç gündür Amerikalı yetkililer ilgilenen Türk gazetecilere bilgi veriyorlar. Özellikle AKP hükümetinin Washington’da ne kadar rahatsızlık yarattığını,  yaptıkları bazı açıklamaların nasıl tepkiyle karşılaştığını anlatıyorlar. Başbakan Erdoğan’dan neler beklendiğini  ayrıntılarıyla vurguluyorlar.

Türk yetkililerde kendi beklentilerini ve şikayetlerini açıklıyorlar. Onların genel yaklaşımları “Tamam anlıyoruz bazı talihsiz demeçler oldu, ancak Türkiye Amerika’nın önem verdiği  politikalarda destek oldu.  Bunlar gözden kaçmamalı “ diyorlar.

Anlayacağınız burada gergin bir hava var.  Karşılıklı beklentiler yükseltiliyor.

Tabii Amerikalılar iletişim konusunda uzman olduklarından  ve Beyaz Saray’a hergün gidip gelen devlet ve hükümet başkanlarını da aynı yöntemlerle ağırladıklarından dolayı, çok deneyimliler. Medyaya çok kolay ulaşabiliyorlar. Brifingleri çok daha etkili oluyor.

Erdoğan-Bush görüşmesi de böylesine dikkatle hazırlandı.

Beyaz Saray’a girilirken medyanın yanıt beklediği sorular da şunlar:

- Acaba ilişkilerde bir ince ayar yapılabilecek mi?

- Erdoğan, Bush’un isteklerine nasıl yanıt verecek?

Bugün Türkiye saati ile 18:30 civarında,  Erdoğan Başkan Bush’un yanından çıkacak  ve önce kapıda  bekleyen gazetecilere kısa bir açıklama yapacak. Ardından da, büyükelçilikte daha geniş bir basın toplantısı düzenleyecek. O sırada da Amerikan dışişleri bakanlığı ve yetkililer görüşmeleri kendi yönlerinden ilgilenen gazetecilere anlatacaklar.

Göreceksiniz her iki tarafta bu görüşmenin ne derece başarılı geçtiğini, ilişkilere ne denli bir hız verildiğini ve Türkiye ile Amerikanın birbirine biraz daha yakınlaştığını söylecekler.

Bizler de televizyonlar ve haberlerimizde bunları tekrarlayacağız. Sizlere gezinin tarihi önemini (!) anlatacağız. Sakın yalan söyleyeceğimizi, düzmece şeyler yazacağımızı sanmayın. Bize söylenenleri yansıtacağız.  Kimimiz, taraflardan birini dinleyip o cepheyi verecek, kimimiz iki tarafı da dinleyip aradaki nüansları yakalayarak, daha bir dengeli olmaya çalışacak.  Ancak yine de hepimiz   bize aktarılanlarla  sınırlı kalacağız. Gerçeklerin sadece bir bölümünü verebileceğiz. Zira bu açıklamalar gerçeklerin sadece bir bölümünü bize yansıtacak.

Esas doğrular ayrıntılarda saklı kalacak.

Karşılıklı sarfedilen sözlerin gerçekten tutulup tutulmayacağı ise, bir süre sonra anlaşılacak.

Amerikalılar, AKP’lilerin bundan sonra verecekleri demeçleri, yapacakları açıklamaları, hükümetin uygulayacağı poliktikaları izleyecekler ve buna göre not verecekler.

Türk tarafı ise, Amerikanın somut olarak hangi konularda Türkiye için adım attığına bakıp not verecek.

Bundan önceki ziyaretler hep böyle oldu. Bu defa da farklı olmayacak.