CEMİL ÇİÇEK 301’İ

NEDEN ERTELEMİŞ?  

301 inci madde tartışmalarını izledikçe hayretten hayrete düşüyorum.

MHP’nin tutumunu bir derece anlayışla karşılıyorum. Bu partinin anlayışı çok farklı. Onlara göre, 301 değiştirildiği taktirde, başta  Kürt milliyetçileri olmak üzere, tüm Cumhuriyet düşmanları  hakaret edecekler ve cezalandırılmayacaklar. Ceza az olduğundan dolayı da hakaret temposu artacak. Bu da, Cumhuriyetin parçalanmasına kadar gidecek bir süreci başlatacak. Siz istediğiniz kadar “Hayır, ülkeler böyle bölünmez” diye itiraz edin, MHP’ye dinletemezsiniz.  

Beni asıl şaşırtan CHP’nin tutumu.

Bu partinin sözcüleri öylesine bir muhalefet yapıyorlar ki, MHP’nin tutumunu dahi aratacak derecede sert. Sosyal demokrat ideolojiye uygun bir yaklaşımı yok. Bunun yerine aşırı milliyetçi bir politika sergiliyor. Ben CHP’nin 301’i savunabileceğine inanamıyorum. Anladığım kadarıyla, bu parti 301 olayına sırf AKP’den geldiği için itiraz ediyor.

Daha alt komisyondayken patlayan tartışmalara baktım da, Genel Kuruldan çıkana kadar bu yasa için adeta savaş verilecek. Bu manzaraya baktıkça , Cemil Çiçek aklıma geldi.

301‘deki değişiklik aslında 2007 yılında hazırlanmıştı. Ancak Cemil Çiçek Başbakanı ikna etmiş ve seçim sonrasına bırakılmasını sağlamıştı. Bundan dolayı da, başta ben olmak üzere, birçok yazar Çiçek’i, MHP’ye oy kaptırmaktan korkup, bu yüzkarasını gereksiz şekilde askıda tutturduğundan dolayı sık sık eleştirmiştim.

Geçen gün aradı ve “Şimdi haklı olduğumu gördünüz mü? Bu kadar tepkiyle karşılaşıyoruz, bu adamlar seçimler öncesinde bizi Cumhuriyeti yıkmakla suçlayacaklardı” dedi.

Galiba haklıymış.

301’in iki duyarlığı var.

Bunlardan biri, Cumhuriyetin koruma zırhının kaldırıldığı yolundaki efsane. Diğeri de, AKP’ nin attığı bir adım olması.

“AKP ne yaparsa kötüdür” veya “AKP ne yaparsa gizli gündemin uygulamasıdır”  anlayışı, 301 ile ilgili tartışmaları bambaşka yönlere itiyor. 301’i değiştirmenin Türk toplumunun sağlığı ve barışı açısından önemli olduğunu kimse seslendirmiyor. Ben yine de pek ümitli değilim. Bizim savcılarımız , bugünkü yargı sistemimiz tümüyle sıkı bir reforma tabi tutulmadıkça, kafaların değişmesi sağlanamadıkça,  istenildiği kadar 301’ler değişsin, onlar yine de ceza yasasının bir kenarında saklı tutulan bir madde bulacaklar ve fikir özgürlüğünü yine cezalandıracaklardır.