AVRUPA, SARKOZY’E

DİRENMEKTE ZORLANIYOR

Avrupa Birliğinin Brüksel’deki son toplantısı, Türkiye açısından önemliydi. Sarkozy’nin, Türkiye karşıtı yaklaşımı masaya yatırılmıştı.

Fransız Devlet Başkanı iki önemli istekte bulundu.

1. Bunlardan biri, bir nevi Akil Adamlar Komitesi kurulmasıydı. Bu komiteden, Avrupa’nın sınırlarını saptaması, genişlemenin derinliğini ortaya koyması istenmeliydi. Sarkozy’nin amacı, Akil Adamlar Komitesinden, Türkiye’nin dışarıda bırakılacağı bir coğrafi sınırın çıkmasını sağlamaktı. Bu şekilde, Türkiye’nin tam üyeliğini engelleyebilecekti.

2. Diğer isteği, Türkiye ile sürdürülen müzakerelerin tam üyelik hedefine yönelik şekilde yapıldığı anlamına gelecek kelime veya anlamların kaldırılmasıydı.

Pazartesi günkü 27 dışişleri bakanı toplantısında, beklentilerinin en önemlisini elde edemedi.

Akil Adamlar Komitesi, Sarkozy’nin isteğiyle ilgili olmayacak şekilde çıktı.

İkinci beklentisinde ise, belirgin bir başarı kazandı. Türkiye ile “katılma müzakereleri” cümlesi yerine, “katılma” kelimesi silindi ve sadece “müzakere” bırakıldı. Şimdi kendi kamuoyuna dönüp “Bu müzakereler tam üyelik için değil. İmtiyazlı ortaklık statüsünü de içeriyor” diyebilecek. Amacı, müzakere kelimesinin içini boşaltabilmek, erozyona uğratmak.

27’ler arasında Türkiye’yi de destekleyenler, müzakere hedefini değiştirmemek için, daha önemli belgelere  atıfta bulunarak, Türkiye’ye  verilecek zararı bir oranda hafiflettiler, ancak yine de Türkiye-AB ilişkileri bir darbe daha aldı.

Ortaya çıkan belgeyi okuyanlar belki pek kuşkulanmayacaklar, ancak Sarkozy’nin Türkiye’yi durdurma çabaları giderek zarar veriyor. Avrupa’nın direnci de giderek zayıflıyor.