?‡evre ve ?žehircilik Bakanı, Ataköy sahil ?Ÿeridi konusunda hazırladı?Ÿı projeyle, hepimizin kalbini kazandı.

Dü?Ÿünebiliyor musunuz, 12 milyonluk bir İstanbul?’da ya?Ÿıyoruz ve bu nüfusun yakla?Ÿık yüzde 30?’u hayatında denize girmemi?Ÿ. Daha do?Ÿrusu denize girecek imkana ula?Ÿamamı?Ÿ.

Nedeni de çok basit.

Denize açık sahillerimiz zamanında öylesine parsellenmi?Ÿ ve özel ki?Ÿiler tarafından kapatılmı?Ÿ ki, vatanda?Ÿın denize girmesi açıkça engellenmi?Ÿ.

Erdo?Ÿan Bayraktar?’ın açıkladı?Ÿı yeni proje, i?Ÿte bu açıdan beni havalara fırlattı.

Dü?Ÿünün Bakırköy?’deki Ataköy sahil ?Ÿeridi tam 25 yıldır özel ?Ÿahıslar tarafından kullanıldı. Bugün de tam anlamıyla bir mezbelelik halinde. Bu duruma kar?Ÿı mücadeleyi TOKİ sürdürmü?Ÿtü ve sonunda kazandı.

?žimdi, Topkapı surlarından Florya?’ya kadar dev bir proje gerçekle?Ÿtirilecek ve herkesin yararlanabilece?Ÿi bir alan yaratılacak.

Tek umudum, güzel bir çevre düzenlemesi yapalım derken, çirkinliklerden kaçılmasıdır. Kim tasarlayacaksa iyi seçilmeli ve e?Ÿ dosta de?Ÿil, i?Ÿin ehline verilmeli.

Bu arada denize girilecek bölge de mümkün oldu?Ÿunca geni?Ÿ tutulmalı.

Son bir not: İstanbul?’un en büyük açı?Ÿı marinadır.

Yerli ve yabancı tekne sayısı giderek artarken, yeterli marina yoktur.

Bayraktar?’a tekrar bravo...


ADALAR T?œRK DOLU, DENİZ POLİSİ KIZGIN...

Bu yıl Yunan adaları yine Türk teknelerinin istilasına u?Ÿradı.

Nereye gitseniz, limanda Türk guletlerini buluyorsunuz. Hele bizim kıyılara yakın olan adalar tıklım tıklım. Simi, Leros, Patmos, Rodos, Kos, Halki ba?Ÿta olmak üzere, önemli bir bölümü Türk tekne sahiplerinin harcadıkları paralarla ayakta durabiliyor. Do?Ÿrusu bu ya, bizimkiler de maa?Ÿallah hem yiyor, hem içiyor, hem de bol bah?Ÿi?Ÿ bırakıyor.

İki kıyı arasında eskisi gibi denetim de pek yok. Yunanlılar nihayet eski adetlerinden vazgeçtiler. Daha önceleri, vizesiz gelen Türkleri hapse atarlardı.

Son haftalarda Yunan deniz polisi ve gümrükçüleri epey sinirliydi.

Herhalde, ellerini kollarını sallayarak limana girip çıkan Türk kotralarını daha sıkı bir kontrolden geçiremediklerinden olacak, zaman zaman toplu kontrole giri?Ÿiyorlar. Leros?’ta yapılan, ancak adanın ters yerine konan yeni marinaya mü?Ÿteri bulabilmek için olacak, Türk tekneleri zorlamaya ba?Ÿladılar.

Polisin bu kızgınlı?Ÿı, ister istemez Türkleri kaçırıyor.

Yunanlı lokantacılar ate?Ÿ püskürüyor, ancak ellerinden bir?Ÿey gelmiyor.

?‡İRKİN T?œRKLER DE VAR...

Terbiyenin, kibarlı?Ÿın ne milliyeti vardır ne de dini...

Yunan adalarında gezerken, yüzlerce Türk tekne ve turistiyle kar?Ÿıla?Ÿılıyor.

Bir kesimi son derece efendi ...

Ne sesini yükselterek konu?Ÿuyor, ne çı?Ÿlık çı?Ÿlı?Ÿa dola?Ÿan çocuklarını ba?Ÿı bo?Ÿ bırakıyor.

Bir di?Ÿer kesim var ki , aman Allah...

Girdikleri restoranları da?Ÿıtmalarını bir yana bırakın, öylesine kaba ve gürültücüler ki, etraftaki herkesi rahatsız ediyorlar. Hele bir de yemek yiyi?Ÿleri, içki içi?Ÿlerini seyredin, utançtan yüzünüz kızarıyor.

?–zellikle Yunan adalarında dola?Ÿan bazı Türklere bir haller gelmi?Ÿ. Durmadan, ?“Yunanlıların nasıl fakirle?Ÿtiklerinden?” söz ediyorlar. Yetmiyor, hemen ardından ?“Biz olmasak bu herifler açlıktan ölecek?” edebiyatı yapılıyor.

Kulaklarımla duydum...

Güzel Türkler ço?Ÿunlukta, ancak çirkin Türkler tüm güzellikleri yok etmesini çok iyi biliyorlar.

?‡OK R?œZGARLI BİR SEZON GE?‡İRDİK...

Ege?’de dola?Ÿanlar bu sezonu pek rahat geçiremediler. Bitmeyen, tükenmeyen bir rüzgar içinde ya?Ÿadık. Zaten mevsim geç ba?Ÿlamı?Ÿtı, bir de sert rüzgar araya girince i?Ÿin tadı kaçtı.

Buna ra?Ÿmen yine de denize açılmanın verdi?Ÿi bir keyif var ki, dünyalara bedel.

Bu yıl belki sa?Ÿlık açısından güçlükler çektim, ancak öte yandan da yıllardır rüyasını gördü?Ÿüm tekneme kavu?Ÿtum. Bamba?Ÿka bir his.

AZİMUT 55 ile nasıl bir keyif ya?Ÿadım bilemezsiniz. İnan Kıraç, Saffet ?œçüncü, Bilge Hergüner sayesinde günümü gün ettim. Bir ara, yapamayaca?Ÿımı sanmı?Ÿtım, Allah yardım etti de güzel günler geçirdim.

Leros?’ta yine her zamanki gibi Takis?’in Milos restoranında spagettili istakoz yedik. Simi?’ de Manos ile ?Ÿarkı söyledik, Rodos?’ta Lindos koyunda demirledik ve meydandaki restoranda nefis yemekler yedik. Marati?’de ise Pantellis?’in a?Ÿaçlar içindeki bahçesinde içki içtik ve Manulis ile sohbet ettik.

Bizim ekip de do?Ÿrusu ?Ÿahaneydi...(Bige-Fazlı Ke?Ÿmir, Ay?Ÿe-Murat Sungar, Gülperi-Volkan Vural, Müjde-Caner Tunaman, İnci-Temel İskit)

Benim için bu yılın sürprizi Samos adası oldu.

Burnumuzun dibinde olmasına ra?Ÿmen, ?Ÿimdiye kadar hiç gitmemi?Ÿtim. Tavsiye ederim, mutlaka u?Ÿrayın. Ku?Ÿadası?’ndan 45 dakikada ula?Ÿabiliyorsunuz.

Nefis bir tabiat örtüsü, harika köyler ve nefis bir deniz.

Ne yazık de?Ÿil mi, yıllardan beri yan yana ya?Ÿamamıza ra?Ÿmen, bu adaları daha yeni yeni ke?Ÿfediyoruz.

DEMİRKIRAT?’I SAKIN KA?‡IRMAYIN...

45 yıldır gazetecilik, belgeselcilik yapar, kitap yazarım.

En anlamlı olanı hangisiydi, diye sorarsanız, hiç tereddüt etmeden DEMİRKIRAT belgeselini gösterebilirim.

27 Mayıs darbesinin hikayesidir.

Can Dündar-Bülent ?‡aplı ikilisiyle birlikte yaptık. İnanılmaz katkıda bulunan di?Ÿer isimleri de unutmamalıyım: Danı?Ÿmanlar - Altan ?–ymen, Prof. Dr. Rıfkı Salim Burçak, Kamera - Yusuf Akçura, Kamera Asistanı - Yılmaz Güven, Kamera ?– Kurgu Hizmetleri ?– BBA ?– Bedri Kayabal, Ankara Kurgu - Eren Altay, Sanat Yönetmeni ?– Jay Rohrer,Yapım Sorumlusu ?– Sena Merter, Yapım Yardımcısı ?– Bülent ?–zkam, Koordinasyon ?– Ne?Ÿe Burgaz, Müzik ?– Fahir Atako?Ÿlu,Yapımcı ?– Musa ?‡özen, Brüksel Yapım ?– Thomas de Norre, Alien Pictures. Ara?Ÿtırma ?– Hikmet Bila

Aslında bu belgesel,Türk siyasi tarihinin en utanılacak dönemini anlatır. Demokrat Parti lideri Adnan Menderes ba?Ÿta olmak üzere, Dı?Ÿi?Ÿleri Bakanı Fatin Rü?Ÿtü Zorlu ve Maliye Bakanı Polatkan?’ın idam edilmesiyle sonuçlanan bir süreç.

Genç ku?Ÿaklarımız yakın tarihimizi hiç bilmiyor.

Okumuyorlar , ancak TV?’den izliyorlar.

DEMİRKIRAT?’ı önümüzdeki hafta Cuma ve Cumartesi ak?Ÿamları TRT-HABER kanalında saat 21.00?’de izleyebilirsiniz.

E?Ÿer kaçırırsanız, Do?Ÿan Kitap tarafından yayınlanan kitap-CD?’ sini alabilirsiniz.