ERGENEKON’A

YAZIK EDİYORSUNUZ

Emin olun anlayamıyorum. Herhalde benim gibi milyonlarca insan da anlayamıyordur. Herhalde Ergenekon savcılarının bir bildikleri vardır. Ancak bizler işin içinden çıkamıyoruz.

Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği çerçevesinde yapılan gözaltıların 8’i, gözaltı veren savcılar tarafından serbest bırakıldılar.

Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu.

Tijen Mergen (Doğan Gazetecilik İcra Kurulu Üyesi) anlattıkça şaşkınlığım daha da arttı.

İnanılması çok güç bir süreç yaşıyoruz.

Sadece telefon konuşmalarına dayanıp insanları gözaltına alıyorsunuz, sonra “pardon” deyip bırakıyorsunuz.... Çağdaş toplumlarda ve gelişmiş demokrasilerde böylesi bir savcının keyfiyeti sorgulanır, yaptırım uygulanır. Oysa kimseden ses çıkmıyor. Bu arada da, örneğin somut verileri olan Deniz Feneri Dosyası tam 49 gündür tercüme sürecinde. Yani bir yanda “yıldırım” operasyonlarla yürüyen bir dava. Diğer yanda ise arpa boyu yol gidemeyen bir başka “dava.”

Göz göre göre, son derece önemli bir dava sulandırılıyor.

GERÇEK SUÇLULAR

KEYİF İÇİNDELER

Bu köşeyi okuyanlar bilir, Ergenekon soruşturmasını ciddiye alırız. Türkiye'de iktidarı darbe yoluyla devirmek için komplo kuranların, darbecilerin mutlaka cezalandırılması gerektiğine inanırız. Ülkede karışıklık çıkarıp beğenmedikleri iktidarlardan kurtulmak isteyen, yasalara ve demokrasinin en temel kurallarına aykırı davranan, ister asker ister sivil olsun herkesin yargılanması gerektiğine inanırız…

Ergenekon soruşturmasını da bu çerçeve içinde kaldığı sürece destekledik. Desteklemeye de devam edeceğiz…

Ancak bu soruşturmanın çerçevesi zaman zaman gerçek hedef ve amacını aşıyor. Ölçü kaçıyor. Ergenekon sulandırılıyor. Gerçek suçlular ve darbecilerle, demokratik şekilde muhalefet yapanlar birbirine karıştırılıyor. Sivil toplum örgütleri korkutuluyor…

Şu anda kamuoyunun önemli bir bölümündeki genel kanı, suçluyla suçsuzun aynı potada eritilmeye çalışıldığıdır. Davanın boyutlarının yayıldığı ve işin içinden çıkılmaz duruma girdiği şeklindedir. Bu durumdan gerçek suçlular yararlanır. Gerçek darbeciler, gerçek derin devletçiler, gerçek çeteler yararlanır… Kurunun yanında yaşta yanar.

Ergenekon soruşturması ne yazık ki işte bu tehlikelerle karşı karşıyadır. İşin giderek suçlu aramak gerekçesiyle, muhalif avına dönüşmeye başladığıdır. Darbeci-komplocu ile muhalif düşünce arasındaki çizginin kaybolduğudur… Çok doğru, çok gerekli bir soruşturma hedefinden şaşıyor. Bundan da en çok gerçek darbeciler, gerçek suçlular memnuniyet duyuyor.

Demokrasiyi daha sağlam temellere oturtacağız derken, aksine demokrasiye ağır hasar verme tehlikesiyle karşı karşıyayız. Bizden uyarması…