Bu adam AKP?’de kalmamalı?…

Rize Belediye Ba?Ÿkanı Bakırcı, suçu ne kadar medya?’ya atarsa atsın, korkunç bir kafa yapısına ve son derece çarpık bir mantı?Ÿa sahip oldu?Ÿunu gösterdi.

Bugüne kadar, utanıp istifa etmesini bekledim. Beyefendi pi?Ÿkin çıktı. Suçu, abileri gibi medya?’ya atıp kurtulaca?Ÿını sanıyor galiba...

Oysa, çok açık ?Ÿekilde iki konudaki tavrını gösterdi:

?•?Kadınları, alınıp satılabilecek, ister kuma, ister ikinci e?Ÿ edinip kullanılabilecek bir varlık olarak gördü?Ÿünü ortaya koydu.
?•?Türkiye?’nin en önemli sorunu sayılan ve bizzat partisinin ola?Ÿanüstü çabalar harcayıp, ciddiye aldı?Ÿı ve çözüm üretti?Ÿi Kürt Sorununu, Kürt kökenli insanlarımızı küçük dü?Ÿürecek bir formülle çözebilece?Ÿini, hem de alay eder gibi ortaya attı.

AKP grup ba?Ÿkan vekili Bekir Bozda?Ÿ, ?“Bu yakla?Ÿım AK partiyi kesinlikle ba?Ÿlamaz?” diyor.

Tam aksine, bence kesinlikle partiyi ba?Ÿlar.

Bakırcı, bir i?Ÿ adamı veya ba?Ÿka bir kimlikte olsa, saçmalıklardan biri deyip geçilebilir. Ancak bu ?Ÿahıs Ak Parti?’li ve daha da önemlisi, Rize Belediye Ba?Ÿkanı.

Bakırcı, iktidar partisinin mührünü ta?Ÿıdı?Ÿı için Belediye seçimini kazandı. Tekstilci Bakırcı olsa, kimse ona oy vermezdi. Erdo?Ÿan aday gösterdi?Ÿi ve destekledi?Ÿi için oraya oturdu.

AKP, Kürt Sorunundaki ve Kadın konusundaki ciddiyetini? göstermek istiyorsa, Bakırcı?’yı safdı?Ÿı eder.

Farklı oldu?Ÿunu gösterir.

ATİLLA KIYAT ?’IN 3 YILDIZ, 1 PENALTI?’SI?…

Bilmem sizin elinize geçti mi veya gözünüze çarptı mı, e?Ÿer ?Ÿu ana kadar ula?Ÿamadınızsa, mutlaka ?“3 Yıldız 1 penaltı?” adlı kitabı bulup okuyun. Yapı Kredi Yayınları (ISBN 9789750817762) tarafından basıldı. Emekli Koramiral Atilla Kıyat ?’ın hayatının hikayesi.

Size artık Kıyat ?’ı tanıtmama gerek yok.

Emekli olduktan sonra, kendi ba?Ÿına bir marka olmu?Ÿ bir isim.

Bazıları gibi, sadece ?œniforması ve apoletleriyle dola?Ÿırken dikkat çeken de?Ÿil, sivil elbiseleri? giydikten sonra da, kamuoyunun daha da fazla ilgiyle izledi?Ÿi bir insan.

Kıyat, benim ilkokul arkada?Ÿım. O ilk yıllarda da farklıydı, ?Ÿimdi de farklı. Do?Ÿru bildi?Ÿini hiç sakınmadan söylerdi. Bugün de aynı açıklıkta konu?Ÿuyor. Medeni cesaretinden hiçbir ?Ÿey kaybetmedi?Ÿini hepimize gösteriyor.
?
Zaten bu do?Ÿruculu?Ÿu onu efsanele?Ÿtirmi?Ÿti. Aynı do?Ÿruculu?Ÿu da, 4'üncü yıldızını alamamasının ba?Ÿlıca nedenlerinden biri oldu. En parıltılı döneminde, Deniz Kuvvetleri Komutanlı?Ÿına tırmandı?Ÿı sırada, emekliye sevkedildi.
?
Böyle bir ki?Ÿilikten, Türk Silahlı Kuvvetlerini ba?Ÿtan sonra ele?Ÿtiren bir kitap yazmasını beklersiniz de?Ÿil mi?
?
Tam tersine, ?Ÿimdiye kadar üst düzey emekli olmu?Ÿ bir Komutan?’ın kaleminden böylesine çarpıcı ve gerçekleri yansıtan ba?Ÿkaca bir kitap okumadım. Kıyat ?“Bunları hiç not tutmadan yazdım?” diyor. Hayran oldum, zira böylesine ayrıntıyı bunca yıl saklayabilecek bir hafıza kolay kolay bulunmaz.
?
Kitap, bir hayat hikayesinin ötesine geçiyor.
?
Türk Silahlı Kuvvetlerinin çok az bilinen yönlerini ö?Ÿreniyorsunuz.
?
Gencecik bir çocu?Ÿun liseden ba?Ÿlayıp, yıllarını verdi?Ÿi bu kurumun içine giriyorsunuz. ?œniformaların, apoletlerin, gösteri?Ÿli tatbikatların, kahramanlıkların ötesindeki insan?’ı buluyorsunuz.
?
Siz-ben nasılsak, askeri disiplin içinde yeti?Ÿen o çocukların, sonraki yıllarda kar?Ÿıla?Ÿtı?Ÿımız te?Ÿmenlerin ve ardından da Komutanların ya?Ÿamlarını payla?Ÿıyorsunuz. Acılarını, hayal kırıklıklarını, ?Ÿakalarını, sevgilerini veya kızgınlıklarını birlikte ya?Ÿıyorsunuz.
?
Atilla Kıyat bize yepyeni ve ço?Ÿumuzun bilemedi?Ÿi bir dünya?’yı açıyor.

Sonunda ?“me?Ÿer biz askerimizi pek tanımıyormu?Ÿuz ?” diyorsunuz.
?
Kıyat bu kitabıyla bizlere, olumlu- olumsuz, pırıltılı- pırıltısız, hayal kırıklıkları ve övgü dolu anlarıyla bir Asker Ya?Ÿamının kapılarını açıyor.
?
Onu erkenden emekli ederek TSK kaybetmi?Ÿ, ancak biz siviller onu kazanmı?Ÿız?…

NİCE YILLARA OTOSAN...

50 ya?Ÿına bastı ve ya?Ÿgününü nefis bir davetle kutladı. Ford?’un büyük patronu Bill Ford?’un özellikle katıldı?Ÿı gecede,? Vehbi beyin nasıl önemli i?Ÿler ba?Ÿardı?Ÿını tekrar konu?Ÿtuk. Vizyonu olan bir i?Ÿ? adamının neler yapabilece?Ÿini tartı?Ÿtık. Rahmi Koç, babasından devraldı?Ÿı bir kurumu devle?Ÿtirmenin gururunu ya?Ÿadı. Darısı Mustafa ve Ali Koç? karde?Ÿlere.

İn?Ÿallah 50 yıl sonra, Otosan?’ın 100?’üncü yıldönümünü kutlarlar.

ASKER, TOPKAPI SARAYINI BIRAKMALI

Kültür Bakanı Ertu?Ÿrul Günay hakkında siz farklı dü?Ÿünüyor olabilirsiniz. Ben, kültür konusunda son derece olumlu ve ba?Ÿarılı bir bakan olarak görüyorum. Hele, İlber Ortaylı ile birlikte Topkapı Sarayını kurtarma çabalarına hayranım.

Milli Savunma Bakanlı?Ÿı, Topkapı Sarayını depo olarak kullanıyor. Belki inanmayacaksınız ancak, Milli Savunma Bakanlı?Ÿı Saraydaki dört büyük yapıyı bırakmamakta ısrar ediyor. Günay, bu konuda elinden geleni yapıyor, ancak ne yazık ki Milli Savunma Bakanlı?Ÿı pek oralı de?Ÿil.

Neden?

Bunun bir mantı?Ÿı olabilir mi?

Sarayın içindeki bu binalar yeniden düzenlense ve müzeye dönü?Ÿtürülse harika olmaz mı?

Olur tabii. Ancak bürokrasi, kimseyi dinlemiyor. Aslında nasıl dinler biliyor musunuz? Bir gün Ba?Ÿbakan oradan geçerken ?“Nedir bu pislik??” der. Etrafındakiler hemen ?“Efendim Milli Savunma Bakanlı?Ÿı?’nın depoları bunlar. Kültür Bakanlı?Ÿı istiyor ancak vermiyorlar?” deyince, beyefendi bir kükrer ve ertesi gün sorun çözülür.

Ne abuk sabuk bir bürokrasi anlayı?Ÿımız var de?Ÿil mi?

AZİMUT, KRİZİN BİTİ?žİNİ KUTLADI...

Hayatta tek hobim, vardır, o da teknemle denizlerde dola?Ÿmak.?? E?Ÿim Cemre? ve o?Ÿlum? Umur ile birlikte denize açılırız. Herbirimizin kaptan ehliyeti vardır ve ben kullanıyorsam Cemre ve Umur miçolu?Ÿu yaparlar veya ben ip atıp ko?Ÿtururum.

Geçen haftasonu, Azimut-Benetti grubunun Cannes?’deki? sezon açılı?Ÿına davetliydik. Grubun Türk orta?Ÿı Sirena Marin?’in nefis ekibiyle birlikte uçtuk ve balık gibi dizilmi?Ÿ tekneleri dola?Ÿtık., denize açılıp deneme yaptık.

Dünyanın 27 ülkesinden 1200 davetli gelmi?Ÿti. Hemen herkesin a?Ÿzından tek cümle duydum ?“Deniz sanayisinde kriz bitti?”. 3 günde yüzlerce sipari?Ÿ aldıklarına göre, do?Ÿru bir saptama olsa gerek.

KEKİK?‡İLERİ NASIL TAZMİN EDECEKSİNİZ?

Ya?Ÿları 65-70 arasındaydı.

Hatay?’ın Hassa ilçesinin ?‡ardak Yaylasında kekik toplamaya gitmi?Ÿlerdi. Askerler mi, yoksa korucular mı belli de?Ÿil, ancak güvenlik güçleri tarafından vuruldular. İkisi öldü, biri yaralandı.

Hemen her ülkede bu tip yanlı?Ÿlar olur. Ancak dünyanın her uygar ülkesinde de, böyle bir durum kar?Ÿısında, o güvenlik güçlerinin sorumluları özür dilerler ve ölülerin ailelerini tazmin ederler. Sadece müfetti?Ÿ atamakla kalmazlar.

?žimdi çok merak ediyorum. Acaba ne yapacaklar? E?Ÿer sesleri çıkmazsa, bari birileri bu zavallıların ailelerine akıllı avukat bulsunlar da, haklarını aramalaranı yardımcı olsunlar...

BRAVO ?žU ALİ SABANCI?’YA

Soyadının Sabancı veya e?Ÿinin Do?Ÿan ailesinin en önemli isimlerinden biri olması de?Ÿil, ba?Ÿarıyı tek ba?Ÿına yakalamasına hayranım.

Ali Sabancı, bugün hiçten var etti?Ÿi bir havayolunun sahibi. Pegasus, iki uçakla ba?Ÿladı ve birkaç yıl içinde inanılmaz bir büyüme gösterdi. Böylesine genç bir havayolu yaratmak çok zordur. Ne kadar sermayeniz veya adınız olsa dahi, yaratıcı yanınız ve dinamizminizi yansıtma gücünüz yoksa, böylesine hızla tırmanamazsınız.

Genç i?Ÿ adamları arasında benim rol model olarak seçti?Ÿim insan olan Ali Sabancı, eminim ilerde? daha da büyüyecek ve Sabancı? ailesinin en pırıltılı liderlerinden biri konumuna girecek.