SEÇİMLER KÜRTLERİN

İŞİNİ GÜÇLEŞTİRDİ

Salı günkü MANŞET (CNN TÜRK’te hafta içi hergün 17:00’de) programında Lehay Üniversitesi öğretim üyesi Henri Barkey çok ilginç bir yorum yaptı : “Irak seçimlerine katılım beklentilerin ötesinde gerçekleşince, ülkenin toprak bütünlüğünün korunabileceği inancı arttı. Bu da Kürtlerin bağımsızlık planlarına önemli bir darbe vurdu” dedi.

Seçimler bir çok açıdan yorumlandı, ancak bu yönüne  kimse değinmemişti. Oysa çok doğru bir değerlendirme...

Kürtlerin, dışardan bakıldığı zaman, şöyle bir oyun planı varmış gibi bir izlenim oluşmuştu:

“Irak seçimlerinde büyük bir direniş ile karşılaşılacak, kan gövdeyi götürecek, yüzlerce insan ölecek ve katılım yüzde 15’lerde kalacak... Bu sonucun ardından iç direniş daha da artacak  ve ülke ister istemez bir iç savaşa kayacak... Bu durumda da Kürtler, bağımsızlıklarını ilan edecekler...”

Senaryonun böyle olduğu tahmin ediliyordu...

Seçimlere katılım ve büyük olayların çıkmaması, başta Washington olmak üzere, çok ülkenin ümidini arttırdı. Iran’ın bölünmemesi, toprak bütünlüğünün korunması imkan dahiline girdi.

İşte Kürtlerin beklentilerini olumsuz etkileyecek olan da budur.

Şimdi Kürtler kalkıp “bu iş yürümüyor, bizim için bağımsızlıktan başka çare yok” diyemezler. Daha doğrusu kimse onlara bu sözleri söyletmez.

Ne Ankara, ne Tahran, ne de Washington... Kürtler şimdi tekrar beklemeye başlayacaklardır. Yeni bir ortam bulmaya çalışacaklardır.

Bu aralarda seslerin yüksek çıkması, karşılıklı bir güç gösterisi, karşılıklı bir pazarlıkla ilgili.

Kürtler bağımsızlıktan söz ederken “Bizim bağımsızlığa  gitmemizi istemiyorsanız,  Bağdat’taki merkezi hükümette  Kürtlere daha geniş yer verin” mesajını veriyorlar.

Ankara sesini yükseltirken, Washington’a “Kürtlerin sırtını  fazla sıvamayın. Kerkük’ü onlara bırakmayın, aksi halde ilişkilerimiz gerginleşir” mesajını veriyor.

Bundan dolayı fazla  heyecanlanmamamız gerekir. Herkes tribünlere oynuyor, çok yönlü mesajlar gidip geliyor.

Hele bazılarımızın istediği gibi, “Türk askeri Irak’a” çağrılarına aman kulak asmayalım. Bakın koskoca ABD girdi, ne oldu... Türkiye’nin diplomatik yollara öncelik vermesi, her yönden daha yararlıdır...