BUSH, KENDİNİ TANRI’NIN

MESAJCISI GİBİ GÖRÜYOR.

Başkan Bush’un konuşmalarındaki bazı vurgulamaları giderek artan şekilde büyülteç altına alınıyor. Bunların başında da, Tanrı ile ilişkileri geliyor.

Bush, dindarlığını sürekli ön plana çıkarıyor. Bir adım daha atsa, kendini  Tanrı’nın mesajcısı gibi gördüğünü söyleyecek. Beyaz Saray’ın uyguladığı politikaların Tanrı tarafından onaylandığını, destek gördüğünü sık sık tekrarlıyor.

Amerikan kamu oyundaki dindarlık oranının özellikle Bush döneminde arttığına dikkat çeken liberal çevreler, bu gidişten korktuklarını saklamıyorlar.

Seçim kampanyası sırasında öylesine konuşmalar yapılıyor ki, bunlardan sadece yüzde 1’nin Türkiye’de bir politikacının ağzından çıkması kıyametlerin kopmasına neden olabilir. Aslında burada da yavaş yavaş sıkıntı yaratıyor. Ancak, birkaç oy için dahi olsa, Bush çekinmeden dindar yanını ortaya çıkartmaktan çekinmiyor.

Eğer bu tempo seçimlerden sonra da sürdürülürse, global açıdan büyük sorunlarla karşı karşıya kalabiliriz. İslam adına kafa kesen ve teröre başvuranlar kozlarının doğru olduğunu kabul ettirebilirler. Gerçek felakette bundan sonra kopar.