SEÇMEN ESKİLERİ HEMEN

SİLİP ATMIYOR…

Türk seçmenin, galiba batı dünyasında hiç rastlanmayan bir tutkusu var.

Eğer yerine yeni isimler bulunamazsa, hiç kompleks duymadan, eski liderleri yeniden işin başına getiriyor.

Geçmişimize dönüp baktığımızda, bu saptamanın örneklerini hemen görebiliriz.

Süleyman Demirel ile Bülent Ecevit, 12 Eylül askeri müdahelesiyle birlikte siyasetten men edilmişler ve bir süre gözetim altında tutulduktan sonra, serbest bırakılmışlardı. İki lider de, siyaset dışı kalmalarına rağmen sessiz kalmadılar. Ecevit önce dergi çıkardı, ardından aracılarla yeni partisini (DSP) kurdu. Demirel de DYP’yi oluşturdu. “Bir bilene soralım” sloganıyla siyasetten kopmadığı gibi, tüm gelişmeleri etkiledi. Sonunda da, Turgut Özal’ın “tarih karşısında sorumlu olurum” diye yaptırdığı referandumda, Ecevit ile Demirel’in tekrar siyasete dönmeleri lehine oy çıktı. Oysa toplumun çeşitli kesimleri, bu iki lider için ellerinden geleni artlarına bırakmamışlar, sürekli eleştirmişlerdi.

Hatırlayacaksınız, Deniz Baykal, seçim kaybettikten sonra liderliği bırakmıştı. Baykal yıllar boyunca yerden yere vurulmuş ve CHP’nin gelişmesini engelleyen lider olarak nitelenmişti. Liderin istifası, partideki muhalefet için büyük bir şans gibi görüldü. Ancak, parti kendine bir türlü lider seçemedi. Baykal’ı eleştirenler dahi kendi aralarında görüş ayrılığına düştüler ve  kendilerine bir türlü yeni bir lider bulamadılar. Sonunda, Deniz Baykal yeniden ve alkışlarla liderliğe getirildi. Hoş, aynı muhalif yaklaşım hala sürdürülüyor olsa dahi, artık Baykal’ı tehdit eden birşey yok.

Şimdi sırada Tansu Çiller ile Mesut Yılmaz var.

Acaba bu ikiliden hangisi geri dönebilecek? Demirel-Ecevit-Baykal üçlüsü gibi yeniden gündeme girebilecekler mi?

Şu andaki titreşimlere bakılacak olursa, Tansu Çiller’in pek şansı yokmuş gibi görülüyor. Bunun nedeni olarak da, Mehmet Ağar’ın otoritesini yerleştirebilmiş, partisini kontrolü altına alabilmiş olması gösteriliyor. Çiller’in de etrafında, liderliğini geri alması için baskı yapanlar var. Ancak DYP’nin oy tabanından aynı ihtiyaç sergilenmiyor.

Mesut Yılmaz’ın ise daha şanslı olduğu ileri sürülüyor.