BİRİLERİ POLİSE

SAHİP ?‡IKMALI...

Geçenlerde, İnsan Hakları Derne?Ÿi (İHD) İstanbul ?žubesi Ba?Ÿkanı Kiraz Biçici?’nin son derece do?Ÿru bir çıkı?Ÿını okudum.? Polisin haklarını savunuyor ve polislik mesle?Ÿini yapanların temel insan haklarının yeterince kar?Ÿılanamadı?Ÿını açıklıyordu.

Polis?’imize artık birilerinin sahip çıkması gerekiyor. ?–zellikle 70-80?’li yıllarda? polis?’i çok hırpaladık. Toplum ve medya sürekli ele?Ÿtirdi. Ne fruko?’lukları bırakıldı, ne hunharlıkları. Bu dönemdeki büyük olaylarda polis, hep ?“vuran kıran?”, asker ise, ?“anlayı?Ÿlı ve yatı?Ÿtırıcı?” olarak yansıdı.

?‡ok hata ettik.

Polisimize ne do?Ÿru dürüst bir e?Ÿitim verebildik, ne de do?Ÿru dürüst bir ya?Ÿam olana?Ÿı sa?Ÿladık. Oysa, Türkiye Cumhuriyetinin laik ve parlamenter demokrasiye dayalı düzenini ?“koruyup kullanma?” görevi, öncelikle polisindir. Oysa biz polisimize? bu görevi yerine getirecek ne maddi, ne de manevi olanak sa?Ÿladık. Onların ezilmesini seyrettik, hatta ba?Ÿka kurumlar tarafından ikinci plana atılmalarına göz bile yumduk. Sorumlular bizleriz ve bizim? seçti?Ÿimiz temsilcilerimiz. Yani politikacılar.

Acaba artık bu hatadan dönmenin zamanı gelmedi mi?

LOJMAN Y?œZS?œZLERİNİN

ADLARINI A?‡IKLAYIN...

Milliyet Gazetesinin ısrarla arkasını bırakmadı?Ÿı, yeni bir yüzsüzler kesimi var: Devletin verdi?Ÿi lojmanları bo?Ÿaltmayan Milletvekilleri...

Okudukça tüylerim diken diken oldu.

30 Milletvekili, tüm uyarılara, tüm bastırmalara ra?Ÿmen, Ankara?’daki Meclis lojmanlarından hala çıkmıyorlarmı?Ÿ. Oysa Milli Emlak tarafından satılacak olan evlerin bo?Ÿaltılması ?Ÿart. Sonunda, dü?Ÿünüp ta?Ÿınmı?Ÿlar ve milletvekillerini pes ettirmek için, ısıtmayı kesme kararı almı?Ÿlar.

Ne kadar küçültücü bir önlem.

Küçülenler ise, devlet de?Ÿil Milletvekilleri.

?œstelik bir bölümü, bu evlerde yakınlarını oturtuyorlarmı?Ÿ.

Benim önerim, ev yüzsüzlerinin isimlerinin kamuoyuna açıklanmasıdır. Herkes bu insanları tanısın. Kime oy verdiklerini, temsilci seçtiklerini görsünler.

Ba?Ÿka çaresi yok.

Bir yeni ba?Ÿarı öyküsü daha: ?“Kendimi Engelletmem?”

İsviçreli Gerard Metroz'un, engelli ya?Ÿama ba?Ÿkaldıran, sarsıcı ya?Ÿam öyküsü " Kendimi Engelletmem", Türkiye İ?Ÿ Bankası'nın katkılarıyla Türkçele?Ÿtirilerek okurlarıyla bulu?Ÿtu... Yazar iki ya?Ÿında geçirdi?Ÿi? tren kazası sonucu bacaklarını kaybetti?Ÿi dönemle ba?Ÿlayan? kitabında 39 ya?Ÿına gelene kadar tüm ya?Ÿadıklarını okuyucusuna aktarıyor.... Böylece hem kendi ya?Ÿam öyküsünü bizlerle payla?Ÿıyor hem de tüm engellilerin ya?Ÿadıklarını daha iyi anlamamıza yardımcı oluyor. Kitabın bir güzel özelli?Ÿide tüm gelirinin Türkiye Engelliler Spor Yardım ve E?Ÿitim Vakfı'na (TESYEV) ba?Ÿı?Ÿlanacak olması...

Selim İleri rüyalarındaki sofralara götürüyor....

5 yıl öncesine kadar Lezzet Dergisinde ?“Dost Sofraları?” nı yazan Selim İleri bu kez Rüyamdaki Sofralar isimli kitabıyla okuyucularıyla bulu?Ÿuyor. Kitap bazen sizi hüzün dolu bir yolculu?Ÿa çıkarıyor bazende co?Ÿku dolu anılara?… Do?Ÿan Kitap?’tan çıkan ve içinde birçok yemek tarifininde bulundu?Ÿu? ?“Rüyamdaki Sofralar?” sizi? ho?Ÿ bir yolculu?Ÿa çıkaracak?…

OH,? NİHAYET ?‡IKTI

?‡ocuklu?Ÿumdan? beri okullarda? en çok içimi kapatan kitaplar, Türkiye tarihi, co?Ÿrafyasını anlatan haritalardı. Silik bir baskı, neyin ne oldu?Ÿu do?Ÿru dürüst anla?Ÿılmayan resim veya çizgiler.

Geçen hafta Do?Ÿan Burda Rizzoli?’nin (D.B.R) yayınladı?Ÿı Tarih Atlası ve? Co?Ÿrafya Atlası elime geçti.

Harika bir anlatım...

Nefis bir baskı...

?–?Ÿrenciler için de?Ÿil, herkes için son derece yararlı bilgiler var. çok kolay anla?Ÿılıyor. Arabayla seyahat edenler açısında da çok yararlı.

THY HALA DİRENİYOR

Ne kadar basit bir?Ÿeydir de?Ÿil mi?

Her dı?Ÿ uçu?Ÿa 8-10 adet yabancı fazete, özellikle Herald Tribune verilmesi, herhalde her havayolunun görevidir.

THY nedense sık sık bu servisi aksatır.

Geçen Pazartesi Brüksel?’e gidiyorum. Herald Tribüne? istedim. Yanıt : ?“bugün vermediler !?”

Uluslararası servis yapan bir ?Ÿirketin yabancı gazete ihtiyacı dikkate alınmaz mı? Belki ufak bir nokta, ancak ben çok önemsiyorum.

Eminim, ?Ÿimdi THY bana yanıt yollayacak ve ?“1-2 hata olabilir, biz her uçu?Ÿa yabancı gazete koyuyoruz?” diyecek. Ben de zaten o 1-2 günlük ihmalden söz ediyorum.