KIBRIS?’TA SON TANGO

BM Genel Sekreteri Kofi Annan, bölgeye çok güç ko?Ÿullar altında geldi. Bir yandan kar fırtınası, öte yandan Irak ile ilgili olarak Amerikalarla yapılan pazarlıkların getirdi?Ÿi yorgunluk, ne yazık ki Kıbrıs?’ı geri plana attı.

Aslına bakılacak olursa, Irak olayı geçici oysa Kıbrıs Türkiye açısından hem daha önemli, hem de kalıcı bir sorun. Irak için harcanan günler ve haftaların yarısı Kıbrıs? konusunda harcanabilmi?Ÿ olsaydı, uzun vadede bizim açımızdan çok daha karlı bir sonuç elde edilebilirdi.

Ankara?’daki hava, sanki ?“İstediklerimizi elde edemeyeceksek, bırakalım kalsın. İlerde yeni ko?Ÿullar ortaya çıkarsa yeniden ele alırız?” gibi. Tayyip Erdo?Ÿan?’ın? dı?Ÿında kimseler ısrarcı de?Ÿil. Muhafazakar bakı?Ÿa sahip olanlar, Kıbrıs?’ın Kuzeyini bırakma niyetinde görülmüyorlar.

?–rne?Ÿin, kimse bugün çözüm bulunamadı?Ÿı taktirde, Rumların Kıbrıs?’ın tümü üzerinde söz sahibi olacaklarını, 16 Nisan?’da AB?’ye Kıbrıs adına gireceklerini, Türkiye ile pazarlıklar sırasında masanın kar?Ÿısındaki yerlerini alacaklarını ve ilerde Kıbrıs konusunda çok daha büyük ödünler vermek zorunda kalaca?Ÿımızı dü?Ÿünmüyor. Ankara, günü gününe ya?Ÿıyor.? ?‡özüm için gereken özveriyi ?Ÿu sıralarda göstermek yerine, ileri bir tarihe ertelemeyi tercih ediyor.

ANNAN?’IN HEDEFİ,

ANKARAYI KIPIRDATMAK

Kofi Annan i?Ÿte böyle bir oramda Türkiye?’ye geldi.

Yunanlılar ile Kıbrıs?’lı Rumların rahatları yerinde. ?‡özüm olsa da, olmasa da Kıbrıs?’ı AB?’ye ta?Ÿıyarak kazançlı çıkacaklarını biliyorlar. Bundan dolayı, geli?Ÿmeleri seyrediyorlar.

Bu a?Ÿamada en çok kaybedecek olanlar, önce KKTC vatanda?Ÿları ardından da Türkiye. Bundan dolayı, Annan bütün gücüyle Ankara?’yı duyarla?Ÿtırmaya çalı?Ÿacak.

Beraberinde getirdi?Ÿi 3. planı? bütün ayrıntılarıyla açmayacak. Ankara ve Atina?’da ana hatlarını anlatacak, desteklemelerini isteyecek, ardından Kıbrıs?’a gitti?Ÿinde Denta?Ÿ ve Papadopulos?’a verecek. Bu arada Annan?’ın kar?Ÿısına, Rum tarafından kimlerin (Klerides mi, yeni ba?Ÿkan Papadopulos mu?) henüz belli de?Ÿil.

Annan taraflara, ?“oldu?Ÿu gibi kabul edin veya reddedin?” demeyece?Ÿi gibi, illaki 28 ?žubat?’a kadar imzalanması için de ısrar etmeyecek. Türk ve Rum tarafların ?“bir süre dü?Ÿünme, ince ayar yapma?”? için süre istedikleri taktirde de, 1 hafta en fazla 10 günlük bir ertelemenin ötesine geçme niyetinde de?Ÿil.

DENKTA?ž?’I İKNA

EDEBİLECEK Mİ?

Kofi Annan Rauf Denkta?Ÿ?’ı ikna edemeyece?Ÿini biliyor.? Denkta?Ÿ?’ın hiçbir çözüm? istemedi?Ÿi kanısı, tüm BM ekibine hakim. Ancak ?Ÿimdi bir de Papadopulos çıktı. Onun da hiç niyeti yok. Yani Genel Sekreter bu defa her iki taraftan çözümsüzlükçülerle sarılmı?Ÿ durumda.

Kıbrıs?’ta çözümü, Türk tarafından? Kıbrıslı genç ku?Ÿak (özellikle üniversiteliler), Rum tarafından ise göçmenler (74?’te ev ve topraklarını kaybedenler) istiyor. Geriye kalanlar, bugünkü statükonun devamından veya kendi çözümlerinin kabul edilmesinden yanalar.

Rumların tuzu kuru oldu?Ÿu için, ula?Ÿılan tıkanıklı?Ÿın en çok Türk tarafını dü?Ÿündürmesi gerekiyor.? Bakalım Ankara?’da, ABD ile yüksek politika yapanlar, Kıbrıs?’a uzun vadeli bakabilecekler mi?