Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) ülke çapındaki etkinli?Ÿi ve kontrolünün de?Ÿi?Ÿme süreci ba?Ÿlangıcı, 2002 kasımındaki genel seçimleri Ak Parti'nin büyük ço?Ÿunlukla kazanmasıyla ba?Ÿladı.

?

Komutan'ın korktu?Ÿu, olmaması için hayatını vermeye hazırlandı?Ÿı ?Ÿey gerçekle?Ÿiyordu. Türkiye, O'nun güzünde ?İslamcı veya Dinci? olarak görünen kesimin eline geçiyordu. Atatürk'ün istemedi?Ÿi her?Ÿey gerçekle?Ÿebilecekti.

?

Eskiden olsa, tereddütsüz müdahale edilebilirdi, ancak artık hem dünya, hem de Türkiye de?Ÿi?Ÿmi?Ÿti.

?

Komutan, ba?Ÿrına ta?Ÿ bastı ve sustu. Ancak bu suskunlu?Ÿun da bir sınırı vardı. Atatürk ilkelerinin çi?Ÿnenmemesi gerekirdi. Bazı konularda sınırlar çizildi. İktidar ile ili?Ÿkileri iç içe olmayacak, belirli bir mesafe konulacaktı.

?

İLK S?œRT?œ?žMELER 2003'TE BA?žLADI...

?

Komutan, Ak Parti'yi ilk günden itibaren, yıllar boyunca yerle?Ÿtirilmi?Ÿ ve 12 Eylül sonrasında vidaları daha sıkılmı?Ÿ laik sisteme bir tehdit olarak gördü.

?

Dönemin Genelkurmay Ba?Ÿkanı Org. Kıvrıko?Ÿlu, bu tehlikeden hareket edip, Kuvvet komutanlıklarına gelecek isimlere ince ayar yaptı, en çok güvendiklerini atadı. Ancak? Org. Hilmi ?–zkök'ün önünü kesmedi veya kesemedi.

?

Komutan ile Ak Parti iktidarının ilk sürtü?Ÿmesi, Avrupa Birli?Ÿi ve Kıbrıs konusunda ortaya çıktı. Annan planını ve AB'ye tam üyelik? ba?Ÿvurusunu bir ihanet belgesi olarak gören Asker için AB ve Kıbrıs ile ilgili olarak Ba?Ÿbakan Recep Tayyip Erdo?Ÿan'ın tutumu alarm zillerinin çalmasıydı.

?

Komutan, ilk yenilgisini de bu alanda tattı. Denkta?Ÿ'ın tüm çı?Ÿlıklarına? ra?Ÿmen Annan planını engelleyemedi. E?Ÿer Rumlar referandumda reddetmeselerdi, asker elinden geleni yapıp, bu planın uygulanmasını engelleyecekti.

?

2003-2004 döneminde, TSK ile Laik-Ulusalcı eski solcu? kesim tam bir ittifak olu?Ÿturdu. Egemen Güçler,? ülke yönetiminin ellerinden kaydı?Ÿını ve bu durumu? engellemek için ortak bir cephe olu?Ÿturmak gerekti?Ÿini kararla?Ÿtırdılar. Sonradan?? ortaya çıkan günlükler do?Ÿru ise, bu dönemde ?Ayı?Ÿı?Ÿı ve Sarıkız?? kodlarıyla bir darbe hazırlı?Ÿı dahi olmu?Ÿ.? Bu yıllarda açık bir sürtü?Ÿmeyle kar?Ÿıla?Ÿılmadıysa, bundan Genelkurmay Ba?Ÿkanı Hilmi ?–zkök'ün büyük rolü oldu?Ÿuna inanılır.

?

HER?žEYİN TERS D?–ND?œ?ž?œ YIL: 2007

?

TSK ile Sivil iktidar dengelerini inceleyenler, tarihi dönüm noktasının 2007 yılı oldu?Ÿunu göreceklerdir.

?

2007'de kelimenin tam anlamıyla bir? ??‡ankaya sava?Ÿı? ya?Ÿanmı?Ÿtır.

?

Cumhurba?Ÿkanlı?Ÿı kö?Ÿkü Laik Cumhuriyetin simgesi olarak kabul edildi?Ÿi için, e?Ÿi türbanlı olan? Abdullah Gül'ün adaylı?Ÿı, Kemalist sistemin çökü?Ÿü anlamına? gelecekti. Cumhuriyet mitingleri düzenlendi. Yüzbinler Anıtkabir'e yürüdü.

?

Ba?Ÿta Anayasa Mahkemesi olmak üzere yargı ayaklandı. Cumhurba?Ÿkanlı?Ÿı seçimi için Meclis'te? 367? ko?Ÿulu yaratıldı ve Gül açıkça engellendi.

?

Eski Deniz Kuvvetleri Komutanı ?–zden ?–rnek'in tuttu?Ÿu ileri sürülen günlüklerin medyaya? dü?Ÿmesi de aynı tarihe rastladı. Böylece, Askerin gerekti?Ÿi taktirde dü?Ÿmeye basabilece?Ÿi mesajı verildi.

?

KOMUTANIN EN B?œY?œK STRATEJİK HATASI...

?

Tarihçilerin ilerde nasıl de?Ÿerlendireceklerini bilemem, ancak bugün geriye dönüp bakacak ve erken bir de?Ÿerlendirme yapacak olursak, Komutan'ın 2007'de çok önemli bir stratejik hata yaptı?Ÿını görebiliriz. Hele bir kurmaya yakı?Ÿmayacak bir hata.

?

Komutanın e?Ÿitimindeki en temel unsur, ?nereye gidece?Ÿi, nerede duraca?Ÿı, ne sonuç verece?Ÿi veya ne yanıt alınaca?Ÿını iyi hesaplamadan herhangi bir adım atılmamalı veya bir söz sarfedilmemelidir? ö?Ÿretisidir.

?

Komutan'ın ?‡ankaya Sava?Ÿı'ndaki en önemli stratejik hatası, bu temel soruları kendi kendine sormaması ve? durumu gerçekçi ?Ÿekilde de?Ÿerlendirmemesi oldu. Karargahı da kendi gibi dü?Ÿünüyor olmalı ki, 2007 Nnisanında vurucu darbeyi indirebilece?Ÿini sandı.

?

Türk kamuoyunun de?Ÿi?Ÿti?Ÿini galiba anlayamadı. TSK'nın hala bir açıklamayla çok ?Ÿeyi de?Ÿi?Ÿtirebilece?Ÿine inandı veya inandırıldı.

?

Recep Tayyip Erdo?Ÿan'ın, 28 ?Ÿubat 1997'de Erbakan'ın oldu?Ÿu gibi, boyun e?Ÿece?Ÿi, korkup geri adım ataca?Ÿı sonucuna vardı.

?

27 nisan? ak?Ÿamı,? çok kimse tarafından ?e-muhtıra veya uyarı mesajı? olarak nitelenen yazıyı kaleme aldı. Karargahı ile payla?Ÿmadan, en yakınlarının görü?Ÿünü almadan, mesaj Genelkurmay sitesine konuldu.

?

Bu metin özetle ?Ÿu anlama geliyordu:

?

Abdullah Gül, Cumhurba?Ÿkanı olmamalı. Ak Parti'ye oy vermek, laik sistemin sonu anlamına gelir..
Bu geli?Ÿmeler ya?Ÿanırsa, TSK gereken önlemleri alır, gerekirse müdahale eder.
?

Org. Büyükanıt'ın bu mesajı hangi gerekçelerle yazdı?Ÿını, içinde bulundu?Ÿu ortamı ve kar?Ÿıla?Ÿtı?Ÿı baskıları bilemiyoruz. İlerde açıklarsa ö?Ÿreniriz.

?

BİR SİYASİ İKTİDAR İLK DEFA ?BİZE KARI?žAMAZSINIZ? DEDİ...

?

Org. Büyükanıt'ın bu çıkı?Ÿına, siyasi iktidarın tepkisi gecikmedi. İlk defa bir iktidar açıkça Asker'e ?Siz kendi i?Ÿinizle u?Ÿra?Ÿın? deyince, her?Ÿey gerçekten de de?Ÿi?Ÿmeye ba?Ÿladı.

?

TSK'da bu manzara kar?Ÿısında hiçbir ?Ÿey yapamadı.

?

Dikkatleri çeken nokta, bu olaydan birkaç hafta sonra Ba?Ÿbakan'ın (7 mayıs 2007'de) Org. Büyükanıt ile içeri?Ÿi özellikle gizli tutulan Dolmabahçe görü?Ÿmesi sırasında veya sonrasında hiç renk vermemesiydi. Sanki, kar?Ÿılıklı bir restle?Ÿme ya?Ÿanmamı?Ÿ gibi davrandı. Zira, seçimlere sadece iki ay kalmı?Ÿtı ve TSK'yı kı?Ÿkırtmak istemiyordu.

?

Nitekim haklı çıktı.

?

Seçimler, Erdo?Ÿan'ı dahi ?Ÿa?Ÿırttı.

?

Yüzde 33'lük oyunu yüzde 47'ye çıkardı.

?

Abdullah Gül, ?‡ankaya'ya yerle?Ÿti.

?

Ak Parti Türban'ı üniversitelerde serbest bırakma ve İmam Hatiplerin önündeki engelleri kaldırmak için harekete geçti.

?

Asker hiçbir ?Ÿey yapmadı veya yapamadı. Hatta Komutan, Cumhurba?Ÿkanı Gül'ün önünde selam durarak elinden hiçbir?Ÿey? gelmedi?Ÿini gösterdi.

?

??‡ankaya Sava?Ÿı? kaybedilmi?Ÿti.

?

Artık, silahlı kuvvetlerin müdahaleleri dönemi bitmi?Ÿ, sivil? kuvvetlerin ince ayar yapma dönemi ba?Ÿlıyordu.

?

Cumhuriyet Ba?Ÿsavcısı, AKP'ye kar?Ÿı Anayasa Mahkemesinde kapatma davası açtı...

??????????????????????????????????? *????????????????????????????????? *????????????????????????????????? *

GENELKURMAY'IN A?‡IKLAMASI

?

?...Son günlerde, Cumhurba?Ÿkanlı?Ÿı seçimi sürecinde öne çıkan sorun, laikli?Ÿin tartı?Ÿılması konusuna odaklanmı?Ÿ durumdadır. Bu durum, Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından endi?Ÿe ile izlenmektedir. Unutulmamalıdır ki, Türk Silahlı Kuvvetleri bu tartı?Ÿmalarda taraftır ve laikli?Ÿin kesin savunucusudur. Ayrıca, Türk Silahlı Kuvvetleri yapılmakta olan tartı?Ÿmaların ve olumsuz yöndeki yorumların kesin olarak kar?Ÿısındadır, gerekti?Ÿinde tavrını ve davranı?Ÿlarını açık ve net bir ?Ÿekilde ortaya koyacaktır. Bundan kimsenin ?Ÿüphesinin olmaması gerekir. ?–zetle, Cumhuriyetimizin kurucusu Ulu ?–nder Atatürk'ün, ?Ne mutlu Türküm diyene!? anlayı?Ÿına kar?Ÿı çıkan herkes Türkiye Cumhuriyeti'nin dü?Ÿmanıdır ve öyle kalacaktır. Türk Silahlı Kuvvetleri, bu niteliklerin korunması için kendisine kanunlarla verilmi?Ÿ olan açık görevleri eksiksiz yerine getirme konusundaki sarsılmaz kararlılı?Ÿını muhafaza etmektedir ve bu kararlılı?Ÿa olan ba?Ÿlılı?Ÿı ile inancı kesindir...? (Açıklamanın özetidir)

?

??????????????????????????????????????????????? *????????????????????????????????? *????????????????????????????????? *

H?œK?œMETİN TEPKİSİ

?

?...Bu açıklama hükümete kar?Ÿı bir tutum olarak algılanmı?Ÿtır. Ku?Ÿkusuz demokratik bir düzende bunun dü?Ÿünülmesi bile yadırgatıcıdır. ...?–ncelikle söylemek isteriz ki Ba?Ÿbakan'a ba?Ÿlı bir kurum olan Genelkurmay Ba?Ÿkanlı?Ÿı'nın herhangi bir konuda hükümete kar?Ÿı bir ifade kullanması demokratik bir hukuk devletinde dü?Ÿünülemez...Genelkurmay Ba?Ÿkanlı?Ÿı hükümetin emrinde, görevleri Anayasa ve ilgili yasalarla tayin edilmi?Ÿ bir kurumdur. Anayasamıza göre, Genelkurmay Ba?Ÿkanı görev ve yetkilerinden dolayı Ba?Ÿbakan'a kar?Ÿı sorumludur. Bu metnin basın yayın organlarına verilmesi ve Genelkurmay'ın internet sitesinde yayınlanmasındaki zamanlama manidardır. ?–ncelikle devletimizin yüce makamı olan Cumhurba?Ÿkanlı?Ÿı'na 11'inci Cumhurba?Ÿkanı'nı seçme sürecinde böyle bir metnin hem de gece yarısı ortaya çıkması, son derece dikkat çekicidir. ...Türkiye'nin her sorunu hukuk kuralları ve demokrasi içinde çözülecektir. Aksi bir dü?Ÿünce ve tutum asla kabul edilemez. ...Türkiye'nin uluslararası toplumda itibarını zedeleyen ça?Ÿda?Ÿ dünyadaki konumumuza zarar veren, Türk ekonomisinin istikrarını tehdit eden, demokrasiye aykırı ve Türk milletinin vicdanında yara açan davranı?Ÿlardan tüm sorumluluk sahiplerinin kaçınması gereklidir. Güven ve istikrarı zedeleyenler ülkemizin ve milletimizin ali menfaatleri bakımından do?Ÿuraca?Ÿı olumsuz sonuçların sorumlulu?Ÿunu da yükleneceklerini bilmelidirler.? (hükümet açıklamasının özeti)

?
???????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????????? 07/01/2010 POSTA