KAFASI KARI?žIK,

KORKU İ?‡İNDE BİR TOPLUMUZ

?–nce PEW, ardından alman Marshall Fonu, son olarak Bahçe?Ÿehir ?œniversitesi ö?Ÿretim üyesi Prof. Yılmaz Esmer, ?“Biz kimiz??” diye adlandırabilece?Ÿimiz birer araytırma yaptılar. Bunların ortak noktalarını ele aldı?Ÿımız taktirde insanın içini karartmaya yetiyor.

Genel olarak biliyorduk, ancak toplumun böylesine korku ve ku?Ÿku içinde ya?Ÿadı?Ÿını tahmin etmek güçtür.

?žu manzaraya bakın:

Türk halkının yüzde 86?’sı ABD?’nin ülkeyi bölmek istedi?Ÿine inanıyor. AB?’nin bölücülük yaptı?Ÿına inananların oranı da yüzde 76?’yı buluyor.

Yabancıyı sevmeyen... Yabancıdan korkan... Azınlıkları dı?Ÿlayan... Ho?Ÿgörüsüz... Dini de?Ÿerleri ön planda tutan bir toplum durumundayız.

Dı?Ÿ güçler tarafından bölünmü korkusu... Kom?Ÿularından hiçbirine sempati duymamak ve bütün bunlar yetmiyormu?Ÿ gibi, bir de kendi içinde de parçalara bölünmü?Ÿ bir toplum.

Cumhuriyet tarihimizde re ektikse, i?Ÿte bugün onu biçiyoruz.

Yabancı kompleksi, Sevr Sendromu ve sürkeli ?Ÿekilde ?“Türkün Türkten ba?Ÿka dostu yoktur?” edebiyatı ile bu noktalara gledik.

Toplumumuz ?Ÿu anda, Uluslararası de?Ÿerler ve ya?Ÿam ko?Ÿulları konusunda içine kapanık ve tam bir cehalet içinde ya?Ÿamaktadır.

Cumhiriyet e?Ÿimizi büyük oranda de?Ÿi?Ÿmeyip, hala so?Ÿuk sava?Ÿ dönemi mantalitesi ile devam etti?Ÿinden dolayı, ortaya çıkan sonuçlara hiç ?Ÿa?Ÿırmayalım.

Ancak, böyle de devam edemeyiz.

İ?Ÿte asıl tartı?Ÿmamız ve de?Ÿitirmemiz gereken budur. E?Ÿer bazı kavramları yeniden ele almaz ve uluslararası ölçülere getiremezsek, 20-25 yıl sonra bu toplum daha da içine kapanık, daha da paranoyak olacaktır.

Aman dikkat...