YTL KAFAMI KARIŞTIRIYOR

Yılın ilk günüyle birlikte hayatımıza giren Yeni Türk Lirası (YTL), hepimizin kafasını karıştırdı. Pazarları dolaştım, durum daha da kötü.

“Abi eskiden elime dünya kadar para geçiyordu, şimdi azıcık bir para aldım. Kendimi fakirleşmiş gibi hissediyorum” diyen bir memur arkadaş, gerçekten şaşkındı. Büyük mağazalarda durum biraz daha iyi. İnsanlar kendilerini daha bir güvenli hissediyorlar. Ancak Pazar yerine gittiğinizde, kargaşa artıveriyor.

En büyük kaygı, küsüratın nasıl yuvarlandığı ile ilgili. Pazarcılar da şaşkın, alışveriş yapanlar da. Pazarcılar, yemin billah edip, asıl kendilerinin para kaybettiklerini söylerken, halk tam tersine, aynı malı daha pahalıya aldığını ileri sürüyor.

Öylesine bir alışkanlık yerleşmiş ki, nasıl hesaplayacağımızı dahi bir türlü bilemiyoruz.

Aslında bu durum son derece doğal.

Bizim gibi sıfır atmış ülkelerde yaşananlara baktım. Onlar da aynı sorunlarla mücadele etmişler. Hele bir de, milli paralarını bırakıp euro’ ya geçen Avrupa ülkelerini inceleyin, oralarda geçiş daha da zorlu olmuş.

Paniğe kapılmaya hiç gerek yok.

Herşeyin başında, elinizdeki eski TL’lerin bütün yıl boyunca tedavülde kalacağını unutmayın. Yani, alışabilmek için daha vaktimiz var. Alışamamak diye birşey de yok. Eninde sonunda hesaplarımızı buna göre yapacağız ve bir süre sonra, sorun kendiliğinden bitecek.

Bırakın fakirleşme hissini, YTL ile hem paramıza, hem de ekonomimize güven gelecek. İşki şu geçiş dönemini bir atlatalım. Yeni para birimiyle birlikte enflasyon oranlarında belki 1-2 ay oynama görebiliriz. Eğer Devlet kemer sıkmayı sürdürürse, bunun da üstesinden kolaylıkla gelebiliriz.

Kafalarımız karıştı, ancak ilk defa olumlu bir gelişme nedeniyle karışıklık yaşıyoruz.