YUNANLILAR’ DA

BÜYÜK DEĞİŞİM...

Yunanistan seçimlerinde yaşananlara inanamadım.

Bundan önceki seçimleri hatırlıyorum da, aradaki farkın nasıl giderek büyüdüğünü hayretle görüyorum.

Eski seçimlerde, özellikle 1980- 90’ lı yıllarda Dede Papandreu’nun döneminde, seçimler sadece Türk düşmanlığı etrafında dönerdi.

Andreas Papandreu, Türk düşmanlığını siyasetinin temeli haline getirmişti. Yunanistan’a gelen tüm kötülüklerin kaynağı olarak Türkiye gösterilirdi. Orman yangınlardan tutun, sel felaketlerine kadar herşeyden tek sorumlu vardı: Türkler.

Kötülüklerin başında da hep Türkiye’nin Kıbrıs’a askeri müdahelesi sayılırdı. 1974 öncesinde yaşananlar tümüyle unutulur ve sanki Kıbrıs tarihi 1974’ten itibaren başlamış gibi hareket edilirdi.

Seçimler de ister istemez,  kim daha fazla saldırırsa onun oy kazanacağı varsayımından hareketle, ağırlıklı olarak Türkiye’nin etrafında dönerdi.

Bu seçimlerin en ilginç yanı işte bu...

Seçimlerde Türk düşmanlığı değil, tam aksine Türkiye ile dostluk teması ön plana çıktı. Seçildiği taktirde Türkiye’ye haddini nasıl bildireceğini anlatanlar değil, seçildiği taktirde Türkiye ile dostluğu nasıl daha iyi kurabileceğini söyleyenler arasında geçti.

Papandreu “Türkiye ile barışı ben kurdum ve ben geliştiririm “ derken, Karamanlis “ Benim de yeni Türk hükümetiyle aram çok iyi, asıl ben bu barışı derinleştirebilirim “ diye kendini savundu.

Bu açıdan Yunan toplumundaki değişim son derece etkileyici. Eski politikacı modeli ve eski ucuz politikalar yerine, yeni politikacılar ve yeni söylemler gelmiş.

Beni şaşırtan diğer bir nokta, Kıbrıs’ın geleceğinin tartışıldığı bir aşamada, politikacıların Kıbrıs’ı malzeme yapmamaları. Aynı şekilde kamu oyununda, Kıbrıs konusuyla beklendiği gibi ilgilenmemesi.

Kıbrıs, Yunanlıları bile sıkmış. “Bile” diyorum, zira Yunan toplumu için Kıbrıs bambaşka bir anlam ifade eder. Onlar dahi bu defterin artık kapanmasını istiyorlar.

Sadece bu kadarı da değil, Yunanlı poltikacılara ilginç bir olgunluk gelmiş.

KARAMANLİS’İN

KIBRIS JESTİ...

Atina’da çok kimsenin anlattığı bir olay ilginçtir.

New York görüşmeleri sırasında Simitis-Papandreu ikilisi, Türkiye’nin önerdiği gibi, anlaşmazlık durumunda boşlukların Annan tarafından doldurulmasını kabul etmeden önce, muhalefet lideri Karamanlis’i aramışlar. Çözüm için böyle bir adım atacaklarını, muhalefet liderinin bunu seçim kampanyasında kullanmasının doğal olduğunu belirtip “ne düşünüyorsunuz ? “ diye sormuşlar.

Anlatılanlara göre Karamanlis’in yanıtı “Kıbrıs’ ı seçim malzemesi yapmam “ olmuş.

Gerçekten de, Karamanlis Kıbrıs sorununu kampanyasına katmadı. Papandreu’yu yavru vatanı satmakla suçlamadı.

Ne demeli, darısı başımıza...