T?œRKİYE?’Yİ,? CEZAYİR

İLE KAR?žILA?žTIRAMAZSINIZ

Son zamanlarda yeni bir moda ba?Ÿladı.

?–zellikle AKP?’ye destek veren yazarlar, Türkiye ile Cezayir?’i kar?Ÿıla?Ÿtırıyorlar ve belirli sonuçlar çıkarıyorlar. Dillerinin altında ne oldu?Ÿunu ben biliyorum.

Söyleyemedikleri veya açıkça söylemek istemedikleri, ancak anlatmak istediklerinin tercümesi aynen ?Ÿöyledir:

?“FİS seçimleri kazanmı?Ÿ ve ikinci tur seçimlerde iktidar olmak üzereyken, asker müdahele etti ve yönetime el koydu... Ardından halk ayaklandı. Kanlı olaylarda? onbinlerce insan öldü...?”

Bu son derece basit bir yakla?Ÿım ve Türkiye?’ye haksızlıktır.

Cezayir?’i Türkiye?’ye örnek gösterip ?“bakın orası gibi kaos çıkar?” diyece?Ÿimize, asıl Türkiye?’yi Cezayir?’e örnek göstermeli ve ?“E?Ÿer demokrasiyi Türkiye?’deki gibi uygulasaydınız, onbinlerce insanınız ölmezdi.?” demeliyiz.

?žeklen benzerlikler yok de?Ÿil.

FİS, Cezayir?’in islamcı partisiydi. Uzun yıllar boyunca laiklik adına ülkeyi yöneten FLN?’in (Milliyetçi Cephe) yolsuzlukları artık inanılmaz boyutlara çıkmı?Ÿtı. FİS, din iman ve namus sloganlarıyla, önce 1989?’da belediye seçimlerinin büyük bir bölümünü kazandı.

Fakire ve muhtaçlara kapı kapı dola?Ÿıp yardım ta?Ÿıyan FİS, kısa sürede halkın sevgilisi oluverdi.

Bizde okudu?Ÿumuz bazı olaylar orada da ya?Ÿandı.

?–zellikle mahalle baskısı arttı.

Ba?Ÿı açık kızlara önce laf atıldı, sonra dayak ba?Ÿladı. Mini eteklilere boya döküldü...FİS taraftarına ceza veren yargıçlar tehdit edildi, kimilerine beyaz çar?Ÿaf yollandı...İçki içilen yerler kapandı, lisanslar iptal edildi.

?œlkedeki laik düzenin bozulaca?Ÿı korkusu arttı.

1991?’deki genel seçimlerin ilk turunda FİS oyları silip süpürdü. İkinci turu da alıp iktidara gelece?Ÿi kesindi ki, asker ?”Laik sistemi korumak ve kollamak ?“adına müdahele etti. FİS saf dı?Ÿı edildi ve laik bir mutabakat hükümeti kuruldu. Bu darbenin arkasında, ba?Ÿta Fransa olmak üzere, tüm batı dünyası vardı.

İ?Ÿte kıyamet ondan sonra koptu.

Cezayir 10 yıl boyunca kanadı.

10 binlerce insan öldü.

?œlke paramparça oldu.

Böyle bir manzarayı Türkiye?’ye ta?Ÿıyamayız.

Hem büyük hata, hem de büyük bir haksızlık olur.

Nedeni de basit. Türkiye, İslamcı akımı -28 ?Ÿubattaki bir ince ayar dı?Ÿında- hiçbir zaman siyasi sistemin dı?Ÿına itmedi. Aksine sistemin içinde tuttu. Milli Görü?Ÿ çizgisindeki partileri kimi zaman kapatarak, sistemin çizgilerini gösterdi.

Hangi sınırların a?Ÿılamayaca?Ÿını ortaya koydu. Ancak Meclis?’ten dı?Ÿarı atmadı.

En son örne?Ÿini de, 2003 seçimlerinde ya?Ÿadık.

28 ?žubat 1997 sonrasında AKP?’nin kazandı?Ÿı seçime kimse itiraz etmedi. Ardından gelen 22 Temmuz 2007 seçimleri de aynı ?Ÿekilde sonuçlandı.

AKP?’ye dokunulmadı. Yani, bazı islamcı kalemlerin göz kırpmaya çalı?Ÿtıkları durumun Türkiye?’de devreye girmesi imkansız. Aksine, Türkiye kendini demokrasisiyle koruyabildi.

Bu defa da bazı laiklerimizin ?“ iyi ya, Cezayir?’de kan döktüler ancak ba?Ÿarılı olamadılar. Burada ise, seçimlerle istediklerini elde edecekler?” dediklerini duyar gibi oluyorum.

Yine ?“ Hayır?”.?

Cezayir ile Türkiye?’yi bu açıdan da kar?Ÿıla?Ÿtıramazsınız.

Türk toplumunun hayatında din unsuru, Cezayir?’deki gibi de?Ÿildir.

Türk siyasetinin olgunlu?Ÿunu, 1990?’lardaki Cezayir ile kar?Ÿıla?Ÿtıramazsınız.

Türk Silahlı Kuvvetlerini, Cezayir ordusuyla hiç kar?Ÿıla?Ÿtıramazsınız. Gelenekleri, etkilendikleri unsurları ve konumlarıyla birbirlerinden da?Ÿlar kadar farklıdırlar.

Kendimize bu kadar da haksızlık etmeyelim.