YILMAZ, DYP VE ANAP’I

                                                       BİRLEŞTİREBİLİR Mİ ?

Mesut Yılmaz’ın siyasete geri dönebileceğini açıklaması, merkez sağ’ın (ANAP ve DYP) iki partisinde çok ilginç bir elektriklenme yarattı.

Bir süre öncesine kadar, Mesut Yılmaz’ın büyük bir şansı olmadığı, artık siyasi yaşamının bittiği konuşuluyordu. Tansu Çiller ile kavgaları kamuoyunun hala aklındaydı. Çok büyük ümitlerle ANAP’ın başına geçmiş, Türkiye’nin ihtiyacı olan bir lider izlenimi vermiş,  ancak zaman içinde partisinin tepesinde yoğunlaşan yolsuzluk bulutlarını bir türlü dağıtamamıştı. Ekibini ve politikalarını yenileyememişti. ANAP’ın erimesini engelleyememişti.

Ancak  Mesut Yılmaz sonrasındaki ANAP’ta arka arkaya seçilen liderlerin beklenen başarıyı gösterememeleri, parti tabanındaki arayışları arttırmış ve zaman zaman “keşke Mesut Yılmaz geri dönse” konuşmaları yapılır olmuştu. ANAP’taki lider boşluğu ve parti kadrolarının gelecek seçimle ilgili arayışları Mesut Yılmaz’ı yeniden gündeme getirdi.

ANAP aslında ikiye bölünmüş durumda.

Bir bölümü, Mesut Yılmaz’ı partiyi eritmekle suçluyor. Diğer bir bölümü ise, Mesut Yılmaz geri gelmediği takdirde, önümüzdeki seçimlerde partinin tamamen yok olabileceğini ileri sürüyor. Yine de, giderek gücünü kaybeden ANAP için,  Mesut Yılmaz’ın bir ümit sayılacağını düşünenler hiç az değil.

Sahnenin diğer yanında DYP var.

DYP’nin durumu -eğer sondajlardaki rakamlara inanmak gerekirse- ANAP’a oranla çok daha iyi görünüyor. Zaten bundan dolayıdır ki, Mehmet Ağar tüm birleşme çağırılarını duymazdan geliyordu. “Birleşme zaten kendi kendine oluyor” diyerek, ANAP’lıların DYP’ye geçmeye başladıklarının işaretini veriyordu.

Mehmet Ağar, DYP’yi hem bir arada, hem de diri tutmayı başardı. Ancak, bu partinin elit kesimi için Mehmet Ağar, hala polis müdürü olarak görülüyor. Partiyi iktidara taşımasının güç olacağı inancını sık sık tekrarlıyorlar.

Bu durumu bir handikap gibi görenler, Mesut Yılmaz’ın şemsiyesi altında iki partinin birlikte seçime katılmasını düşlüyorlar.

Türkiye seçmeninin yüzde 75’inin merkez sağa oy verdiğine dikkat çekenler, AK Parti’yi dengeleyebilmek için, ancak DYP-ANAP ikilisini ittifaka zorlamak ve her iki parti seçmenlerini de bir liderin altında seçimlere sokmaktan başka çare görmüyorlar.

Bu kesimin gücü ve Mesut Yılmaz operasyonunu gerçekleştirip gerçekleştiremeyecekleri  belli değil.

Mesut Yılmaz’ın, bu son derece güç manevrayı başarıp başaramayacağı belli değil.

Nihayet, ANAP ve DYP seçmenlerinin tepkileri de belli değil.

Buna rağmen, Yılmaz bu çıkışıyla, yine de, merkez sağda bir hareketlenme yarattı. Tabii sağlıklı herhangi bir tahminde bulunabilmek için zaman daha çok erken…