Mehmet Ali Birand
 
Size "Kemal K." diyebilir miyim?
 
 

Sayın  Kılıçdaroğlu ve okurlarımla bir gerçeği paylaşmak istiyorum.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun adı ve soyadı bir arada yazıldığında çok uzun. Nemanşetlere, ne de makale veya haberlerde cümlelere sığabiliyor. Üstelik birmakale veya haber içinde de bazen defalarca kullanmak gerekecek. Geçengün Mehmet Tezkan da değindi. Bizim hayatımızın bazı gerçekleri var. Okuruyormamak, bize ayrılan yeri iyi kullanmak gerekiyor. Bunun küçük görme veyaalaycı olmakla da hiçbir ilgisi yok.
Kendisinden de çok özür dileyerek ve müsaade alarak,  yazılarımdabundan böyle, “Kemal K” diye kısaltılmış şekilde söz etmek istiyorum.
Ne dersiniz?
Gandi Kemal adı bana hem çok yabancı geliyor, hem de içinde biraz küçümsemevarmış izlenimi veriyor.
Düşündüm taşındım ve sonunda Kemal K. daha şık geldi.
Eğer Kemal bey beğenmezse veya siz okurlarım beğenmezseniz lütfen yazın, başkabir formül bulmaya çalışayım.
Ancak ne olur bizleri de anlamaya çalışın.
* * *
Kesin yargılarda bulunabilmek için
belki henüz çok erken,ancak  bazı belirtiler var ki, bunları da görmeden edemeyiz.
Hemen herkes bir gerçeğin farkında, o da düne kadar “Kardeşim Ak Partiye oyvermek istemiyorum, ancak muhalefette de oy vereceğim kimseyi bulamıyorum”diyenlerin birden bire, karşılarına yeni bir isim çıktı.
Kemal Kılıçdaroğlu (Kemal K.) birden bire bu boşluğu doldurabilecek bir kişikonumuna girdi.
Şimdi sokaklardaki konuşmalara şöyle bir kulak kabartın, şaşıracaksınız.
- Yeni bir isim…
- Mütevazı bir kişiliği var…
- Bağırmadan konuşuyor. Sakin şekilde hitap ediyor…
- Yoksulluğu ön plana çıkarıyor…
- Herkese kucak açıyor…
- Aramızdan biri gibi davranıyor…
- Yolsuzluklara karşı çıkıyor…
Dikkat edecek olursanız, toplum, liderler arasındaki bağırtılı çağırtılı,hakaretli konuşmalardan artık yoruldu. Sükunet istiyor. Mücadelenin daha sakinşekilde yapılmasını arzuluyor.
Kemal K.’ nın en çok beğenilen yanlarından biri de bu. En ağır suçlamaları, enönemli sözlerini bağırmadan, kavga edermiş gibi konuşmadan yapabiliyor. Eğer buyaklaşımını muhalefet liderliği döneminde de sürdürür ve etrafındakilerin “Aman Başkan, bizim halkımız sertlikten hoşlanır. Başbakana her dakika ve ağırsuçlamalarla yüklenmezseniz, oy kaybederiz” sözlerine kanmazsa, emin oluniktidar mücadelesindeki bu sözlü oyunu kendi lehine dönüştürüverir. HeleBaşbakan’a yaklaşımını ve muhalefet etme stilini değiştirip, ilkelerinden ödünvermeden, her konuda HAYIR demek yerine, uygarca bir muhalefet başlatırsa,bugün esen rüzgarı daha da hızlandırabilir.
                                        
Laiklik kadar, yoksulla ilgilenirse
Kemal K.’dan beklenen diğer önemli bir yaklaşım, sadece laiklik mücadelesi değil,asıl fakirlik-yoksulluk- yolsuzluk kavgasını ön plana çıkarmasıdır. Zirainsanların büyük bölümü karnını doyurmak için, iş ve aş arıyor. Oysa sondönemlerde bakıyoruz ki, gündemde sadece rejim kavgası, laiklik mücadelesi var.
Kemal K ise, dikkat ediyorum, laik düzen konusunda son derece duyarlı olmasınarağmen, yoksulluğu daha ön plana çıkarıyor. Bu da, topluma yepyeni bir ümitveriyor. Siyasetin dilinin değişmesi olasılığı insanları heyecanlandırıyor.
Bütün bu açılardan bakıldığında, Kemal K.’nın neden bir rüzgar estirdiğinianlamak çok daha kolaylaşıyor.